Güzellik takıntısı son yıllarda birçok kişi için hastalık boyutuna ulaştı. Zamanla obsesif düşüncelere sebep olan bu durum iş hayatından sosyal ortamlara kadar her alanda performansı olumsuz etkilemeye başladı. Yüzünde kusuru olmadığı halde sürekli operasyon yaptırmak isteyenler, yaşlandığını kabul etmeyenler ya da saç dökülmesiyle telaşa kapılıp psikolojisini bozanlar… Bu durumlar obsesif hastalıklar, kaygı bozuklukları, duygu durum bozuklukları veya madde bağımlılıkları, dismorfofobi gibi hastalıklara sebep olmaya başladı. Uzman Klinik Psikolog Merve Olgun ile güzellik takıntısının psikolojideki yerini konuştuk. "Kişi kendini neden beğenmez?, Sürekli operasyon yaptırmak isteyenler hasta mı?, Bir kişiye obsesif demek için hangi belirtiler olmalı?" gibi soruları masaya yatırdık.
Kendisi ile barışık olmayan birçok insan fiziksel görünümünden de mutsuz. Kendini beğenmemek takıntı mıdır hastalık mıdır?
Sosyal medyada mükemmelleştirilen hayatlar, medyada kusursuz görünüm bu sorunu artırmaya başladı. Kendisi ile barışık olmayan birçok genç mutsuz bir şekilde hayata adım atıyor. Bu hastalığa bir tanı koyacak olursak eğer beden algısı bozukluğu diyebiliriz. Temelde bir fiziksel kusuru olsun olmasın kişinin bu dış görünümü ile zihinsel olarak aşırı derecede uğraşması ve meşgul olması hâli olarak tanımlanabilir. Kişi ciddi operasyonlar sonucu bile kendisinden memnun olamaz. Çünkü durum tamamen kişinin zihninde oluşturduğu çarpık düşüncelerdir. Burada kişinin görünüşünün normal veya kabul edilebilir olmasına rağmen, kendini dikkat çekecek kadar çirkin ya da bedensel olarak kusurlu hissetmesi şeklinde gelişen bir düşünsel bozukluk söz konusudur. Aslında bu hastalık grubuna maruz olan kişilerin bir nevi obsesif (takıntı) duygulara sahip olduğundan da bahsedebiliriz.
DEVAMLI UĞRAŞMA HALİ
Bir kişiye obsesif (takıntılı) diyebilmemiz için hangi belirtiler olması gerekiyor?
Bu hastalığın belirtilerinde DSM 5 (APA2013) kriterlerine göre; hastalarda var olan hafif bir kusurun veya başkalarına görünür olmayan bir durumun, kişi tarafından ciddi bir kusur veya özür olduğu düşüncesiyle devamlı uğraşma hali mevcuttur. Kişi bu algısından dolayı yineleyici davranışlarda bulunma (aynaya bakma, çeki düzen verme, deri yolma, kamuflaj, güven arayışı) veya zihinsel eylemlerde (kendi özelliklerini başkalarıyla karşılaştırma gibi) bulunur. Bu durum toplumsal, işlevsel alanlarda ciddi bozulmalara neden olur, yaşam kalitesi ileri derecede bozulur. Bir diğer belirleyici karakter iç görünün iyi/kötü veya hiç olmaması hâlidir.
Obsesif hastalıklar beraberinde hangi sorunları getiriyor?
Obsesif hastalıklar, kaygı bozuklukları, duygu durum bozuklukları veya madde bağımlılıkları, dismorfofobi hastalığına eşlik edebilir. Bu tip hastalarda ciddi bir utanç söz konusudur. Dışarı çıkmak istemez, kendileri tarafından belirlenen kusurlarının fark edilemeyecek oranda olmasına rağmen başkaları tarafından fark edileceğini düşünürler. Bu kusurları için çok ciddi süreler harcarlar. 3-6 saat, hatta ağır durumlarda 8-10 saat bu düşünceler ile zaman geçirirler.
SÜREKLİ OPERASYON GEÇİRSELER DE KENDİLERİNİ BEĞENMEZLER
Kendini beğenmeyenlerin çoğu birçok uygulama yaptırıyor. Bazen gereksiz olsa dahi ısrar ediyorlar. Neden?
İnandıkları bu durumdan
kurtulabilmek için çok yoğun
bir uğraş sarf ederler.
Bu durum sürekli takıntılı
olduğu konuda operasyonlar
geçirmek dahi olabilir. Kişi
doktoru tarafından doğru
yönlendirilmediği müddetçe
sürekli operasyon geçirecek
fakat hiçbir sonuç onu mutlu
etmeyecektir. Burada müdahale
edilmesi gereken kişinin
beden algısı ile ilgili yanlış
inançlarının, şemalarının
düzeltilmesini sağlamaktan
başka bir şey değildir. Bu
kişiler çocukluk döneminde
akran zorbalığına uğramış,
dışlanmış, çocukluk döneminde
sürekli eleştiri almış
kişiler olabilir.
Güzellik takıntısının sebebi kişinin toplumda kabul görme isteği de olabilir mi?
Zamana meydan okuyamadığımız
için fiziksel olarak
erken yaşlardaki kadar
taze kalamıyoruz. Ne kadar
kendimize özen gösterirsek
gösterelim kırışıklıklar, saç
dökülmeleri, kilo problemi,
sarkmalar eninde sonunda
bizim vücudumuzu da ele
geçiriyor. Güzelliğini veya
yakışıklılığını kaybettiğine
inanmaya başlayan insanlar
sadece dış görünüş için sevildiğini
düşündüğü ve bunu
kaybederse eskisi gibi olamayacağını
düşündüğü anda
yine sorunlar çözülmez bir
düğüm haline gelebiliyor.
SAÇ DÖKÜLMESİNİ KABULLENEMEYEN İNSANLAR VAR
Kadın ya da erkek diye düşündüğümüzde en çok hangi fiziksel özelliklerde takıntılar ortaya çıkıyor?
Kadınlar ve erkekler saçlarını
kaybetmeye başladıklarında
ciddi anlamda moral bozukluğu
yaşar. Duştaki veya saç fırçasındaki
dökülen saçlar, onları
inanılmaz bir kaygıya itebilir.
Oysa istisnai genlere sahip olmadığınız
sürece yaş aldıkça saç
dökülmesi ile karşılaşmak olağan
bir durumdur. Diğer taraftan
genetik faktörler de erken
saç dökülmesine sebep olabilir.
Genetik olarak kişinin dismorfofobiye
yatkınlığı varsa bu durum
büyük sorunlara yol açabilir. Kişi artık
bu durumla sürekli savaş vermeye,
fark edilmeyen bir hal alması için
bu durum üzerine sürekli uğraşmaya
başlar. Hayat kalitesi giderek düşeceği
için sürekli arayış içerisine girebilir.
Yanlış tedavilere başvurup daha
büyük tahribatlara yol açabilir.
Bu takıntılı kişiler toplumda kendini nasıl belli eder?
Örneğin; bu kişi toplum içerisinde
kendini ifade etmekte zorlanır, ikili
diyaloglara girmekten, sosyalleşmekten
ve yeni insanlar tanımaktan
kaçınır. Zaman içerisinde evden çıkamayacak
duruma gelebilir. Saç kaybı
da bu durumlara sebep olabilecek
problemlerden biridir.