Türk TORAKS Derneği, 24 Mart Dünya Tüberküloz Günü'nde savaşlar ve göçlerin dünya tarihinde her zaman tüberküloz (verem) hastalarının sayısında ve tüberküloz nedeniyle ölümlerde artışa neden olduğuna dikkat çekti. Ukrayna'daki savaşın yol açtığı göçlere de dikkat çekilerek, dünyada en büyük salgının hala tüberküloz salgını olduğunun altı çizildi. Açıklamada "Türkiye'nin farkı, göçle gelen insanlara, Türkiye vatandaşlarına sağlanan olanakların sağlamasıdır. Bu, dünyanın birçok ülkesine göre, göçmenlere büyük bir avantaj sağlamıştır. Tüberküloz ile ilgili hizmetlerin ücretsiz olması ve ülke çapında düzenli çalışan bir verem savaşı dispanserleri ağı olması verem savaşında başarılı bir model olarak öne çıkmıştır" dendi.
Türk TORAKS Derneği tarafından yapılan açıklamada, Sağlık Bakanlığı'nın verem ile mücadelede çabalarının takdir edilmesi gerektiğine dikkat çekilerek "Bugün dünyada en büyük salgını hala tüberküloz yapmaktadır. Uzun yıllardır, her yıl 1.5 milyon ölüme yol açmaktadır. Yıllık ortaya çıkan 10 milyon tüberküloz hastasının 2020 yılında yüzde 58'i kayıtlara geçmiştir" dendi. Dünyada yaşanan bütün büyük savaşların verem hastalığında ciddi artışlara neden olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "1'nci ve ve 2'nci Dünya Savaşları'nın olduğu dönemde özellikle savaşa katılan Avrupa ülkelerinde, hastalık sayı ve ölümlerinde zirve yaşanmıştır. Türkiye tarihinin de en yüksek verem hasta ölümleri bu iki dünya savaşı döneminde görülmüştür. Savaşlar, yoksulluğu artırmakta, sosyal yapıları bozmakta, sağlık hizmetlerinin düzenli yürütülmesini zorlaştırmaktadır. Bütün bu koşullar, verem hastalığını da artırmaktadır. Türkiye'nin sınır komşularında yaşanan Irak ve Suriye işgali, Afganistan işgali, Afrika'daki savaşlar ve bunların yol açtığı göçler ülkemizde ekonomik, sosyal ve sağlık sorunlarını da birlikte getirmiştir. Bugün, bu etkiler sürmektedir. Ukrayna'daki savaşın yol açtığı göçleri de her gün izliyoruz."
YOKSULLUK VE HASTALIK GÖÇLERİN SONUCU
Türk TORAKS Derneği Merkez Yönetim Kurulu savaşların acı faturasını halkların çıkardığına dikkat çekerek tüberkülozun göç ile ilişkisine dair şunları açıkladı: "Birleşmiş Milletler 2022 Göç Raporu'na göre, 2020 yılında yaklaşık 281 milyon uluslararası göçmen vardır ve dünya nüfusunun yüzde 3,6'sını oluşturmaktadır. 2020 yılında yaşanan göçler içinde Suriye'den Türkiye'ye olan yaklaşık 4 milyon göçmen, dünyada ikinci sıradadır. Birinci sırada Meksika'dan ABD'ye olan yaklaşık 11 milyon göçmen yer alır.Göçler, insanların kendi ortamlarından ve sosyal olanaklarından kopmalarına yol açar. Yoksulluk yaratır. Yaşam koşullarını kötüleştirir. Sağlık hizmetlerinde önemli düşüşler yaşatır. Temizlik ile ilgili asgari koşullar sağlanamaz. Bütün bu fiziksel sorunlara, insanların yaşadığı sıkıntı ve üzüntüler de eklenince hastalıklar için uygun zemin ortaya çıkar, bulaşıcı hastalıklar artar. Bütün bu sorunlar, bütünlüklü ve düzenli yürütülmesi gereken verem savaş çalışmalarında da ciddi eksikliklere neden olur. Sonuçta, tüberküloz hastalığında ve ölümünde artış görülür. Günümüzde kovid-19 salgınının etkisi de eklenince, dünya genelinde verem savaşının yaşadığı sorunlar, göçmenlerde katlanarak artmıştır. Türkiye'nin farkı, göçle gelen insanlara, Türkiye vatandaşlarına sağlanan olanakların sağlamasıdır. Bu, dünyanın birçok ülkesine göre, göçmenlere büyük bir avantaj sağlamıştır. Tüberküloz ile ilgili hizmetlerin ücretsiz olması ve ülke çapında düzenli çalışan bir verem savaşı dispanserleri ağı olması verem savaşında başarılı bir model olarak öne çıkmıştır."
YABANCI HASTALAR İLACA DAHA DİRENÇLİ
Açıklamada yabancı hastaların ilaçlara daha dirençli olduğuna dikkat çekilerek "Türkiye'de kamunun ve özellikle Sağlık Bakanlığı'nın bu konudaki çabaları takdir edilmektedir. Başta İstanbul'da olmak üzere Verem Savaşı Dernekleri'nin ihtiyacı olan göçmen hastalara yönelik maddi ve sosyal destekleri de bu konudaki çalışmalara önemli katkı sağlamaktadır. Ülkemizde bulunan yabancı ülke doğumlu tüberküloz hastaları, toplam tüberküloz hastalarının yüzde 16'sını oluşturmaktadır. En çok Suriye, sonra sırasıyla Afganistan, Somali, Türkmenistan, Pakistan, Azerbaycan'dan hastalar bulunmaktadır. Yabancı ülke doğumlu hastalarda ilaç direnci daha fazladır. Yine yabancı ülke doğumlu hastalarda tedavi başarısı daha düşüktür. Bu durumda bile ülkemizdeki yabancı ülke doğumlu hastalara ücretsiz ve başarılı bir tüberküloz tanı, tedavi, koruma hizmeti sunmaktayız"dendi.