Yaşanan her ölümlü olayda aynı şeye şahit oluyoruz. Ölülerin üzerinden rant elde etmeye çalışanlar var. 'Çok üzüldüm' derken için için sevinenler var.
Daha Soma'daki 301 şehidin acısı bizi yakarken, her olayı bahane edenler bir kez daha sahneye çıktı.
Sokakları illegal örgütler, Molotoflarla, parça tesirli bombalarla ateşe verdi.
Sosyal medyayı ise Gezici 'meşhurlar' ateşe vermeye çalıştı.
***
Kürt ve Türk kanı akmıyor diye sevinirken, birilerinin istediği oldu ve Okmeydanı'ndaki olaylarda iki vatandaşımız hayatını kaybetti.
Uğur Kurt isimli bir vatandaşımız Cemevi'nin avlusunda kurşunla, bir kişi de illegal örgütlerin attığı parça tesirli bomba ile vefat etti. Olaylarda 11'si polis 25 kişi de yaralandı.
Her olayda halkı sokağa dökmeyi amaçlayanlar, bu olaylar üzeri de hemen klavyesine sarıldı.
Gezi olaylarında olduğu gibi sosyal medyada provokasyonlar yine, "Katil Erdoğan", "Hükümet istifa" demeye başladı.
Okmeydanı'nı kaşıyarak geçen yıldan bu yana Alevi kardeşlerimizin canına göz dikenleri hala mı görmeyeceğiz.
Sokakları ateşe vererek iktidar devirmenin devri geçti.
Hem sokaktan gelecek bir iktidar, kime ne fayda sağlayacak?
***
Başbakan Erdoğan nefretinden gözleri körleşmiş tipler için adalet, vicdan, ahlak gibi kavramlar önemsiz.
Gezi'den bu yana sürdürülen algı operasyonunda, yerin altında veya yerin üstünde hangi olay yaşanırsa yaşansın tek sorumlu Başbakan Erdoğan olarak gösteriliyor.
Televizyonlarda, gazetelerde, sosyal medyada artık Erdoğan'a olan nefretlerini, ırkçı, ayrımcı ve şiddet içerikli bir dile çevirenler var.
Bunlar okumuş, akademisyen, gazeteci, yazar, iş adamı olmuş insanlar ama darbecilere göstermedikleri nefret dilini Başbakan Erdoğan'a kullanıyorlar.
***
1980 darbecisi Kenan Evren'e,
263 kişinin vefat ettiği Kozlu faciasının Başbakan'ı Demirel'e,
En az 30 bin kişinin öldüğü Marmara depreminin Başbakanı Ecevit'e,
Binlerce faili meçhulün işlendiği dönemin Başbakanları Çiller ve Yılmaz'lara,
göstermedikleri nefret ve kini Erdoğan'ın üzerine boca ediyorlar.
"Üç beş Molotof atan gençlerin katledildiğini" yazanlar bile çıktı.
Sürekli "adalet" diyenlerin adaleti, işte bu kadar…
