Etyen Mahçupyan

Lambsdorff’tan uzman görüşü

Batılılara her şeyi söyletmek, ağızlarına laf koymak öyle kolay değildir. Hele AB ölçeğindeki siyasetçi ve bürokratların müzakere, diyalog süreçlerinde çok deneyimli oldukları malum… Ama sizin istediğinizi söyleyecek bir Batılı bulmanız da hemen her zaman kolay. Eğer yurt içinde yeterli desteği bulamıyor, toplumu kafanızdaki argümanlara ikna edemiyorsanız, siz de kafanızdakini tekrarlayacak bir Batılı bulursunuz. Nitekim Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcısı Graf Lambsdorff'la da son dönemde Türkiye medyasında sıkça karşılaşıyoruz. Geçen hafta bir televizyon programında 17 Aralık'ın darbe olmadığını kesin bir ifade ile söylemiş: "Bunun bir darbe olduğunu düşünmüyorum. Yapılan sistematik bir yolsuzluğun olup olmadığını ortaya çıkarmak için icra edilmiş bir operasyondu." Lambsdorff ayrıca 'her türlü askeri darbeyi yaşamış olan Türk milletinin darbeyi iyi bildiğini' de eklemiş. Ona göre hükumet 'darbe' ifadesini kullanarak, darbe görmüş birçok Türk'ün kafasında çağrışım yapmaya çalışıyormuş.

Lambsdorff'un kendi yorumunu daha sonra dinleyip üzerine düşündüğünü sanmıyorum. Nihayette bu konu her açıldığında aynı sözleri eden, görüşü netleşmiş birinden söz ediyoruz. Biz de bu uzman yorumunu ciddiye alalım. Buna göre 17 Aralık bir darbe olmamakla kalmıyor, darbe 'özelliği' de taşımıyor.

Bilindiği üzere kamuoyu çalışmaları Türkiye'deki en yaygın kanaatin 'hem yolsuzluk var, hem de darbe' olduğunu ortaya koymakta. Oysa Lambsdorff'a göre bu operasyonu yürüten savcılar neredeyse püritan bir yaklaşımı temsil ediyorlar, çünkü yolsuzluğun 'olup olmadığını' anlamaya çalışmaktalar. Dolayısıyla hükumeti kasten suçlama gibi bir niyetleri de olamaz. O kadar tarafsız bir konumları var.

Hükumet ise yolsuzlukları örtbas etme gayreti içinde bu masum operasyona 'darbe' demekte ve insanların zihninde kötü çağrışımlar yaratmaya çalışmakta. Ancak Lambsdorff'a göre hükumetin karşısında herhangi bir halk yok. Darbeyi tüm farklı halleriyle yaşamış çok deneyimli bir toplum bulunuyor. Yani öyle kolay kandırılamayacak olan bir toplum… İyi de ortada çok garip bir durum var: Darbenin ne olduğunu bilen, hükumet tarafından aldatılma ihtimali olmayan çok deneyimli toplum, nasıl oluyor da kamuoyu çalışmalarında yüzde 70 civarında 'darbe var' cevabı veriyor? Ayrıca nasıl oluyor da bu masum operasyonu destekleyen yayın organları sonucu yüzde 30 olarak tahmin ederken, AKP yerel seçimde yüzde 44 alabiliyor? Dahası polislerin görevden alınmasına, açıkça yargıya müdahale edilmesine rağmen, cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan'a yüzde 52 acaba nasıl veriliyor?

Lambsdorff'un bu tür sorulara verebileceği iki cevap var. Birincisi Türkiye halkının giderek ideolojik bir İslamcılığa doğru kaydığıdır. Aksi halde darbenin ne olduğunu bilmesine ve yolsuzluk olduğuna inanmasına karşın AKP'nin desteklenmesi pek gerçekçi olmaz. Bu epeyce iyi bir cevap! Çünkü eğer gerçek buysa Türkiye'nin AB üyesi olması tabii ki düşünülemez ve bu da Lambsdorff'un çok hoşuna gider. Tabii bir de ikinci ihtimal var… Yani 17 Aralık'ın gerçekten de bir darbe olduğu ve darbeyi çok iyi bilen Türkiye toplumunun bu darbeyi de hemen tanıdığı. Ama Lambsdorff böyle bir ihtimalin varlığını bile herhalde telaffuz etmek istemez. Çünkü 17 Aralık'ın darbe olmadığını 'düşünmektedir' ve bir Batılı olarak bunun gerçekliği konusunda kuşkusu bulunmamaktadır. Bu uzman görüşünü sürdürdüğü sürece, daha birçok kez aynı yayın organlarında misafir edileceğine de kuşkusu olmaması gerekir. Çünkü darbeden anlamayan Batılıya ihtiyaç hala çok yüksek…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.