Etyen Mahçupyan

Yüzyıllık 24 Nisanın eşiğinde

Ermenilerin Anadolu'yu devletin sistematik ve planlı baskısı nedeniyle terk etmelerinin tarihi Birinci Dünya Savaşı'ndan 20. Yüzyılın sonuna kadar sürdü. Kemalist Cumhuriyet İttihatçıların politikasını neredeyse aynen sürdürdü. Zaten siyasetçisi, ideologu, bürokratı ve iş adamı ile İttihatçılar yeni cumhuriyetin belkemiğini oluşturmaktaydı ve bu ayrımcı bakış azınlıklar konusuna tüm yüzyıl boyunca damgasını vurdu. Hiçbir hükümet bu iç devlet mantığını alt edemedi. Çoğu zaten bunu istemeyecek kadar milliyetçiydi. Bütün kanunlar Ermenilerin vatanlarına dönememesini, vatandaşlıktan çıkmak zorunda kalmalarını ve mal varlıklarını kaybetmelerini sağlamak üzere üretildi ve aynen hayata geçirildi. Yargı devletin resmi ideolojisinin savunucusu ve koruyucusu olarak hukuku azınlıklar aleyhine araçsallaştırdı.
Bu ortamda hakkını almak bir yana hakkını aramak bile riskliydi ve Ermeniler başta olmak üzere azınlıklar çeşitli dalgalar halinde yurtlarını terk etmek zorunda kaldılar. Bu sürecin başı ise fazlasıyla dramatik bir olaydı: 1915 yılında Ermeniler devletin bilinçli kararı ve uygulaması sonucu kafileler halinde ölüme gönderildi. Amaç bir ırkın ya da milletin kökünün kazınması değildi. Ermenilerin nüfusunun her vilayette yüzde beşin altında olması isteniyordu. Bu olay olmadan önce Ermeni erkekleri askere alınıp amele taburlarında silahsızlandırılmıştı. İttihatçı hükümetin aldığı kararların arşivi yakılmış olduğu ve geri kalan belgeler esas olarak Genelkurmay'ın kapalı arşivinde olduğu için birçok detay hala açığa çıkmış değil. Ama sonuçta Anadolu'nun Ermeni toplumu pratik olarak ortadan kalkmış oldu.
Ufacık Ermeni cemaati Cumhuriyet döneminde de rahata kavuşamadı. Devlet her fırsatta bu insanların ülkeden gitmelerini ve giderken de mallarını bırakmalarını hedefleyen tasarruflarda bulundu. Darbe dönemleri bu ortamı daha da kesif hale getirdi. Çok partili dönemde on yılda bir yaşanan her darbe sonrasında azınlıklar bir yıl içinde kafileler halinde buralardan göç ettiler…
Ermeniler için bu trajik tarihin sembolik başlangıcı 24 Nisan 1915 ve bu yıl da tarihi bir hatırlamanın eşiğindeler. Herkes bu yıl Türkiye hükümetinin ne yapacağını konuşuyor. Geçen yıl Erdoğan'ın 23 Nisan'da, bu yıl da Davutoğlu'nun Hrant Dink'in ölüm yıldönümündeki taziye mesajlarından sonra beklenti doğal olarak daha yüksek. Bu demeçler Türkiye'deki tarih bilgisi ve psikolojik beklenti açısından gerçek bir devrim niteliğindeydi. Hükümetin ne yapacağını bilmiyoruz, ama bunun Ermenileri tatmin etmekte yeterli olamayacağını öngörebiliriz.
Bunun birçok nedeni var… Biri Türkiye toplumunun henüz kendi tarihini yeni öğreniyor olması ve önlerine konmuş olan bir soykırım suçlamasını hazmetmekte zorlanması. Bir diğeri böylesine sembolik bir yılda Ermenilerin de daha radikal bir dile savrulma ihtimallerinin olması ve bunun Türkiye'nin hareket alanını sınırlaması. Bir yanda 'yumuşak' davranmayı onurlarına yediremeyen Ermeniler, diğer yanda soykırımı kabullenmeyi ima eden bir 'yumuşamayı' baskı altında yenilgiye uğrama olarak hisseden 'Türkler'…
Öte yandan Türkiye toplumu, siyaseti ve devleti kendi tarihiyle yüzleşme çizgisinde hızla ilerliyor. 2015 bir dönemin kapanmasını ifade edecek. Önümüzdeki yıllarda muhtemelen Türkiye'nin özellikle kültürel alanda çeşitli sistematik adımlar atmasına tanık olabileceğiz. Ama Ermenilerin beklentilerinin karşılanması ancak bu iki toplumun birbirini yeniden tanıması ve birlikte bir gelecek tasavvur edebilmeleri ile ortaya çıkacak.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.