MELİH ALTINOK

Osmanlı tokadı deyip geçmeyin!

İkinci Dünya savaşın bittiğinden beri müttefik olan ABD ve Türkiye, 1974 Kıbrıs barış harekâtından sonraki en gergin dönemini yaşıyor.
Çünkü ABD, Türkiye'de binlerce kişinin ölümünden sorumu olan ve kendisinin de terör örgütü ilan ettiği PKK'nın Suriye kolu YPG'ye açıktan destek veriyor.
Türkiye de müttefiki ABD'nin bu hamlesini sorguluyor dahası karşı hamle olarak Suriye'deki PKK-YPG'li teröristlere operasyon yapıyor.
Evet, kural dışına çıkanın, NATO üyesi müttefikinin egemenlik haklarına ve ulusal güvenliğine zarar verenin yine ABD olduğu ortada.
Peki, uluslararası hukuk ve teamüller şuracıkta dururken, ABD Türkiye'ye karşı nasıl bu kadar cüretkâr olabiliyor?
Askeri eve ekonomik açıdan güçlü oldukları için mi?
Türkiye'nin karşı hamlelere cesaret edemeyeceğini düşündüklerinden mi?
Muhtemelen.
Zira Washington siyasetine yöne veren Pentagon ve CIA aklı eskinin deneyimlere sahip. Ancak değişen dengeleri ve aktörleri hesaba katmadıkları için bu aklın deneyimleri ezbere dönüşmüş durumda.
Bu da belli ki, son krizi en fazla tarih tekrar eder deyip küçümsemelerine neden oluyor.
Girişte yaptığımız vurguyu, 1974'de Türkiye'nin Kıbrıs'a çıkartma yapması üzerine yaşanan süreci açmanın zamanıdır…
O dönemde Ankara'nın adaya kesini kendisine danışmadan çıkmasına bozulan ABD, Türkiye'ye silah ambargosu uygulamaya başlar. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel de cesur bir hamleyle bir Bakanlar Kurulu kararı çıkarttırır…
25 Temmuz 1975 tarihli bu kararla, sayıları 21'i bulan Türkiye'deki bütün ABD üs ve tesisleri kapatılır. En büyük ve stratejik üs olan İncirlik'i ise sadece NATO kullanabilecektir.
ABD 3 yıl sonra, 1978'de Türkiye'ye uyguladığı silah ambargosunu kongre kararıyla kaldırır.
Ancak Ankara üsleri açmamakta kararlıdır. Ne tesadüftür ki, bugün ABD'nin 4000 tır silah verdiği PKK'nın ve diğer terör örgütlerinin sahneye çıkışı da bu döneme rastlar.
ABD üslerinin açılması, Beyaz Sarayın CIA danışmalarından Paul Henze'nin "bizim çocuklar başardı" dediği Türkiye'deki 12 Eylül 1980 askerinden sonra mümkün olabilecektir.
Eric Edelman gibi "Türkiye kontrolden çıktı" türünden yazılarıyla Washington'ı Ankara'ya karşı daha da sertleşmeye çağıran ihtiyar şahinler 40 yıl öncesinde yaşıyor olabilirler...
Ne var ki Türkiye ambargo, terör ve darbeden oluşan sömürge mekaniğine 15 Temmuz 2016'da sokakta son verdi.
Savunma sanayini çeşitlendirdi, stratejik müttefiklerini ön yargısızca kendisi seçiyor, ulusal güvenliği için içeride yüzde 90'ları bulan bir destekle terörle mücadele operasyonlar yapıyor.
Ve bugün Türkiye'deki o ABD üsleri, Rusya'nın sıcak denizlere indiği, İran'ın nüfuz alanını İsrail'e kıyısı olan Akdeniz'e kadar ilerlettiği enerji coğrafyasında altın değerinde.
Yani Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın PKK-YPG'li teröristlerle poz veren ABD'li general için söylediği" Osmanlı tokadı yemedikleri açık" sözlerinin sağlam bir alt yapısı var; hem moral hem de fiziki açılardan…
ABD'deki aklı başında dostlarımızın böbürlenmeyi bırakıp, Kore adasından Orta Doğu'ya kadar uzanan bu koca ringde yiyecekleri tokatları hesap etmeye başlamalarının zamanıdır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.