Suriye’ye dönüş

Türkiye destabilize edilmeye çalışılıyor. Bu, çok açık. Bir anlamda Suriyelileşme politikası farklı terör örgütleri ve arkalarındaki uluslararası güçler tarafından hayata geçirilmeye çalışılıyor. DAEŞ vuruyor, PKK vuruyor, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) vuruyor ve her bir yandan Türkiye zayıflatılmaya, bir kaosa sürüklenmeye çalışılıyor.
Ben yıllar boyu bu tür tespitleri yapanları komplocu olarak görmüş ve Batılı bir eğitim almış bir liberal demokrat olarak ilk kez net bir şekilde Ortadoğu'da dünya güçleri kartlarını yeniden dağıtırken Türkiye'yi parçalamak ve zayıflatmak üzere harekete geçen çok boyutlu bir konsorsiyumun olduğunu görüyorum. Bakın daha birkaç gün önce Antep'te çocuk bir DAEŞ'li canlı bomba çoğu çocuk 50'dan fazla kişinin canını aldı. Bu gün PKK ana muhalefet partisi olan CHP'nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na suikast girişiminde bulundu. Ve bunlar bütün Türkiye'yi tanklarla ezmeye kalkışan FETÖ'nün darbe girişiminin üzerinden yalnızca 1 ay gibi kısa bir süre geçmişken oluyor. Tabii aradaki irili ufaklı PKK saldırılarını da unutmayalım…
İşte böyle bir konjonktürde Türkiye'nin Cerablus'u DAEŞ'ten temizlemek için Suriye'ye girmesi daha da anlamlı. Başında onca bela varken uluslararası koalisyonun bir parçası olarak bu gün dünyanın başındaki en büyük bela olan DAEŞ'e karşı en etkin mücadelelerden birini Türkiye veriyor.
Ne deniyordu? YPG DAEŞ'le en etkili savaşan güç olduğu için arkasında duruluyor. Halbuki YPG kendine mevzi kazanma stratejisi güdüp epey bir süredir Suriye'de oyalanıyordu. Oyuna Türkiye girince ve Türkiye destekli Özgür Suriye Ordusu sahada olunca ne kadar kısa sürede sonuç alındığı Cerablus'ta görüldü. İki gün içinde Cerablus DAEŞ'ten temizlendi. Ve bu Türkiye'yi Suriye'deki oyunun dışında tutmanın DAEŞ'le mücadele açısından neler kaybettirdiğini de göstermiş oldu.
Ankara'nın Cerablus'taki başarısı söylem üstünlüğünü de getirdi diyebiliriz şu aşamada. Zira ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin operasyonun başarılı olduğu netleştikten sonra arayarak PYD'nin Fırat'ın Batısından çekileceğini açıklaması Türkiye'nin müttefikliğinin önemini bir kez daha kavramış bir ABD'yi işaret ediyor.
Cerablus'taki operasyon hem sınır güvenliğini sağlamayı hem de PYD'nin oraya hakimiyet kurmasını engellemeyi amaçlıyor. Türkiye ÖSO tam kontrol sağlayana kadar orada kalacak. PYD'nin bir kaç hafta içinde Fırat'ın doğusuna çekilmesi öngörülüyor. Esasen Batı Türkiye'nin devreye girmesinin yarattığı farkı gördükçe PYD'nin eli zayıflıyor.
Şunu unutmamak lazım ki DAEŞ Türkiye özellikle İncirlik'i açtığından beri Türkiye'ye yönelik tehdidini artırdı. Bu tehdidi bertaraf etmek için Türkiye'nin Rus uçağı düştüğünden beri dışarıda tutulduğu oyunun içine yeniden girme şansı var. Ve bu şansı şu aşamada başarılı bir şekilde kullanıyor görünüyor.
PYD'li Kürtlerin hayalinde Afrin'e kadar olan bölgeyi kontrol etmek var. Ancak buna hem Türkiye hem de Suriye yönetimi net bir şekilde karşı. Şam yönetimi bölünme korkusu yaşıyor. Bir yandan da PYD'ye verdiği destek açık olan ABD askerinin bölgede kalıcı olması gibi bir olasılıktan da ürküyor Suriye. Bu noktada Türkiye ile aynı yerde duruyor. Şu aşamada Cerablus üzerinden yeniden Ortadoğu'ya dönen ve tüm iç saldırılara rağmen gücünü koruduğunu gösteren bir Türkiye var. Bu, önümüzdeki süreçte elimizi ciddi oranda güçlendirecektir.