ENGİN ARDIÇ

Kurultayoğlu

Azıcık "Pollyanna'cılık" oynamakta fayda var: Baykal'a aşağılık bir kazık atarak onu devirip Kılıçdaroğlu'nu öne süren malum çevreler, demek ki "melanetlerini ancak parti içi darbelere münhasır" tutabileceklerini anlamışlar. Genel seçim sandığından geçmeden hiçbir yere gidemeyeceklerini görmüşler.
Eh, bu da "demokrasi benzeri" bir tutumdur ki hiç yoktan iyidir.
Şimdi Kılıçdaroğlu ne yapacak?
Malum çevreler onu şimdiden başbakan yaptılar ama seçime daha bir yıldan fazla var... Hadi AKP yöneticilerinin deyimiyle "pek pek birkaç hafta öne çekildiğini" varsayalım, bir yıl var.
Oy arttırmak başka şeydir, seçim kazanmak başka, hükümet kurmak bambaşka...
Kılıçdaroğlu bu arada nasıl bir politika izleyecek?
Bunu belli etti: "Yolsuzluklar" üzerinden gidecek, elindeki barutu tükettiği için fazla bir malzeme bulamayacak ve bu yol tıkanacak, dönüp "zenginleşenlere" çatacak, "garibanizm edebiyatı" yapacak, bu da seçmeni hiç ırgalamayacak. (Aklının asıl erdiği konular bunlardır.) "Saçı bitmedik yetim hakkı" gibi bildik yavelerin dışında ne söyleyecek?
Hükümetin birçok konuda başarılı olduğunu söylemek zorunda kalan, gene kendisi...
Herhalde ekonomi politikasını ya da dış politikayı değiştireceğini söyleyecek kadar deli değil.
Öyleyse?
"Herkese iş, herkese aş" gibi gerçekleştirilmesi mümkün olmayan "Ecevit sloganlarıyla" nereye gidebilir? "Herkese sigorta" gibi görünürde çok solcu ama, kaçak ve vergisiz çalışanları (örneğin evlere temizliğe giden kapıcı eşlerini), bulanık suda balık avlamaya alışmış olanları fena halde tedirgin edecek projelerle "emekçilerden" oy alacağını mı sanıyor?
Referandumda anayasa değişikliğine "hayır" oyu verilmesi için vargücüyle çalışacak.
"Bürokrasiyi koruma ve kollama görevini" gizlemeye gayret edecek, bahane olarak "ben daha iyisini yaparım" diyecek ama o taslak bir türlü ortaya çıkamayacak...
Kaldı ki, iktidara gelse de yepyeni bir anayasa yapacak çoğunluğa, AKP hiçbir zaman ulaşamadı ki CHP ulaşabilsin!
Yeni balonunuzla güzel güzel oynayınız, sevgili sosyaldemokrat çocuklar... Ama yaramazlık etmeden, Deniz amcanızın evine yaptığınız gibi camı çerçeveyi kırmadan...
Anlayana: Sen de gel kokla yavrum, bu yazı ne kokuyor? Kokla, sonra da üflersin.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.