Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Mangalomani

Askerde bir gün eğitimden dönüyoruz, baktık erat sevinçli bir telaş içinde yemekhaneye koşuşturuyor...
Acaba ne yemek çıkmış olabilir? Trüf mantarlı sülün dolması değil herhalde...
Adaşım Pendikli Engin birini çevirip sordu: Tertip, yemekte ne varmış?
Çocuk, yüzünde aydınlık bir gülümsemeyle ve heyecanla, "pirinç pilavı var," dedi, "pirinç pilavı!"
Bulgura yumurta kırmayı bile "lüks yemek" kabul eden köylü için pirinç pilavının ne anlam ifade ettiği o gün kafama dank etmişti.
Aynı köylü, şimdi de ete saldırdı.
Yılların değil, yüzyılların açlığıdır bu.
İnanılmaz bir "mangal histerisi" yaşanıyor, bayramda tanık olduğumuz "tatil histerisi" gibi...
Mangal azgınlığı yıllardır önümüzdeydi, son günlerde "ayyuka" çıktı. Üstelik alışık oldukları "yer sofrasında" yeniyor bu yemek, masayı sevemediler.
Köylü, lumpene dönüştü.
Lumpen kural sevmez ve tanımaz.
Yasağı da takmaz.
Maske çıkaranlar, uyarana saldıranlar, virüs tanımayanlar bunlardır.
Herif kalabalık ettiği minibüsten indirilince sinirleniyor, minibüsün camına yumruk atıyor, bileğini kesiyor, önce hastaneye oradan hapisaneye.
Nasıl Z kuşağının elinden cep telefonunu alırsan yaşamazsa, bunların ellerinden de mangalı alırsan ölürler.
Ormanı da yakarlar, umurları olmaz. Aydos'ta mangal yüzünden on beş günde beş yangın çıkmış.
Lumpenin zengini fakiri olmaz, tekneden attıkları işaret fişeğiyle de Emirgan Korusu'nu tutuşturdular.

***

Bir başka lumpen çılgınlığı, yeni keşfettikleri Büyükada'da yaşanıyor.
Aya Yorghi'ye çıkan yoldaki ağaçlardan bayramda 2 ton, yani 300 torba çöp toplandı. Son olarak da iki günde 180 torba çıkmış.
Çöp dediğimiz dilek çaputu, peçete, ip, naylon torba, pet şişe, ayrıca maske.
Yasaklar para etmeyecektir, bu çılgınlık sürecektir.
Çünkü ülkemizde hakim olan sınıf lumpenproletarya, kültür de onun kültürüdür.
Bunun siyasi üstyapısına da faşizm diyorlar, o da gelecektir.
"Korona virüsü çıktığına göre sosyalist mücadele yükselecek" diyen ahmaklar düşünsünler.

***


Düzeltme ve özür

Çok kişi gibi ben de yanıldım: Joe Biden'ın o sözleri "yeni" söylediğini sandım, oysa dokuz ay önce söylemiş.
Dokuz ay değil dokuz yıl önce de söylemiş olsa, bu ne Biden'ın siyasi ahlaksızlığını ortadan kaldırır, ne muhalefetin alnındaki kara lekeyi siler, ne de bu konuda ileri sürdüğüm düşünceleri zedeler...
Televizyonda ya da Internet'te yanlışı hemen birkaç dakika içinde düzeltmek mümkün. Gazetede bu süre yirmi dört saat, hele araya benimki gibi izin günü de girerse, kırk sekiz saat.
Bilinen şekliyle "günlük gazete" ölümüne yaklaşıyor...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA