Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ENGİN ARDIÇ

Kepekli futbol

Gençler bilmeyebilirler ama doksanlı yıllarda aklı fikri yerinde olanlar hatırlayacaklardır, kepek sorunu yaşayan bir Neşe vardı...
Kepek şampuanı reklamlarında yani.
O kadar kafa ütülediler ki, Neşe'nin kepek sorunu bütün Türkiye'nin içine dert oldu.
Sarakaya da alındı. Bir karikatürde, bir cenazenin başında imam soruyordu: "Kepek sorunu yüzünden intihar eden Neşe Hanım'ı nasıl bilirdiniz?"
Cemaatten biri "Her şeyi çok abartırdı çoook" diyordu.
Görülen o ki, ülkemizin kepek sorunu aradan geçen otuz yılda azalmamış, artarak sürmüş.
Bunu maç öncesi ve maç arası reklamlarından anlıyoruz.
İki şampuan üreticisi kıyasıya yarışıyor, tabir caizse birbirlerini yiyorlar. Fena halde de kabak tadı verdiler.
Fakat bu yalnızca lig maçlarına özgü.
Türkiye Kupası finalinde gözlerimiz boş yere bıcı bıcı yapan Cedi'yi, köpüklü sular dökünen Ronaldo'yu aradı.
Demek ki kepek sorunu ancak lig maçlarını izleyen seyirci için geçerli, kupa maçında böylesi yok.
Lumpen yıkanmıyor, on beşte bir yıkanırsa da kafasını kaldırım taşı gibi "geleneksel sabunla" köpürtüyor.
İlhan Selçuk bir yazısında "Her gün yıkanıp her gün çamaşır değiştireceksiniz" demişti de kendi kitlesi tepki göstermişti. Ne yani, pis burjuvalar gibi her gün banyo mu yapılırdı?
Eee, şimdi sezon bitti, ne olacak kepekli kafalar?
Deneyin, belki Chelsea ya da Manchester seyircisine de şampuan satarsınız.
Oranın da "huliganı" az değildir.

***


DAKİKA BİR GOL BİR
Muharrem İnce, partiyi kurduğunun ertesi günü, basın toplantısı adını verdiği bir miting yaptı. Türk medyası maşallah çok iyi çalıştığı için ne katılanların suretini görebildik ne de sayısını öğrenebildik.
Bu mitingde bir "meydan nutku" attı.
Partinin mavi rengini "Atatürk'ün bir çift mavi gözünün ışığından" aldığını söyledi.
Bu ucuz kasaba politikasıdır, siyasi zavallılıktır.
Zaten partinin şarkısını Zeki Müren'in "Biz ayrılamayız" şarkısından Emel Müftüoğlu'nun "Faka bastın" şarkısına çevirmesi de partinin kimliği ve düzeyi hakkında bir fikir veriyor.
Genç Parti militanları da, Cem Uzan'a yağ çekmek için bir pankart açmışlardı: "Senin de saçların sarı, senin de gözlerin mavi, yoksa sen ikinci Atatürk müsün?"
Umarız Memleket Partisi o kadar yerlere düşmez.
Fakat bir şey dikkatimizi çekti:
Cumhurbaşkanlığına aday olacakmış ama bütün üyelerin önüne sandık koyacakmış, onlar belirleyeceklermiş.
İnce, parti içi seçimi kimin kazanacağını da şimdiden biliyor. Demokrasi diye herhalde buna diyorlar.
Bu partinin elbette bir genel sekreteri var, genel başkan yardımcıları var, danışmanları var, disiplin kurulu bile var.
Bunlar seçildiler mi atandılar mı?
Seçildilerse hangi üyelerin, kaç üyenin oyuyla?
Bu partinin kaç üyesi var?
Bu partinin üyesi var mı?
Meclis'te de üç mebusu var.
Peki onlar hangi partiden kimlerin oyuyla seçilmişlerdi?

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA