HAŞMET BABAOĞLU

Rezillik!

Ünlüler kolayını buldu.
Günah çıkartmak mı istiyorlar?
En güzeli gazetelere söyleşi vermek...
Öfkelendikleri insanları, aba altından sopa göstererek tehdit etmek veya rezil etmek mi istiyorlar?
Söyleşileriyle ünlü bir gazeteciye telefon edip "konuşmak istiyorum, buluşalım" demek yeterli...
Gerçekleri çarpıtmanın, kafaları karıştırmanın; berbat birini pek iyi, pek dürüst göstermenin en kesin ve sonuç alıcı yolu da bu maalesef!
Gelip teybi açıyorlar! Manşetlere çıkacak parlak laflar ediyorsan, okurun dedikodu şehvetini gıdıklıyorsan kimsenin umurunda olmuyor gerçekleri eğip büktüğün!
***
Dün Hürriyet Pazar ekinde çıkan Eren Talu söyleşisini okumamış olabilirsiniz...
Ama eminim ki, eşten dosttan biri okumuş size sözünü etmiştir.
Eren Talu eşi Defne Samyeli'yle geldiği bozuşma ve boşanma sürecini anlatmış Ayşe Arman'a.
Karısı onu nasıl aldatmış, nasıl birbirlerine yedikleri haltları itiraf etmişler, hepsi en ince ayrıntısıyla orada!
Bir açıdan baktığınızda...
Bazı internet sitelerinde yazıldığı gibi "Eren Talu bu söyleşiyle Defne Samyeli'yi rezil etti" diyebilirsiniz.
Başka bir açıdan baktığınızda...
Söyleşiyi okuyan her arkadaşımın kızgınlıkla dile getirdiği gibi "Eren Talu kendini rezil etti" de diyebilirsiniz.
Bana sorarsanız...
Olayın her yanı rezillik!
Ama belki çoğumuzun hayatının orta yerine kurulmuş bir söyleşi fırsatı bekleyen ne rezillikler vardır!
Belki asıl mesele ne anlatıldığında değil, nasıl anlatıldığındadır!
Zaten tam o noktada çuvallıyoruz.
***
Ayşe Arman kadar mesleğini seven gazeteciyi az gördüm! Arman'ın ses getiren söyleşilerin "kraliçesi" olduğunu da kimse inkâr edemez!
Ama artık şu "söyleşi" denilen şeyi gazetecilik ve insanlık açısından tartışma zamanı geldi.
Bir zamanlar röportaj diye bir şey vardı!
Bir konunun kahramanlarıyla görüşüp toplanan bilgiler ayrıntılarıyla kaleme alınıyordu.
Röportaj bir yönüyle yorumdu.
Bir yönüyle de soruşturmaydı!
Çoktandır röportaj unutuldu, onun yerine soru cevaba dayalı söyleşiler tercih ediliyor.
Koy teybi, karşındaki aklına estiğince anlatsın! Okur da kolayca okuyup keyif alsın!
Sonuç?..
Küçük beyinler "bilge kişi" rolünde; işkenceciler şefkatli politikacı rolünde; sevgisiz eşler mağdur rolünde...
Söyleyin, bu muydu istediğimiz?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.