HAŞMET BABAOĞLU

Överek mağlup edenlere dikkat!

Malum, medyada "beyaz hayat tarzı" jeneratörü diyebileceğimiz bir ekip var.
Çok dikkat edilmesi gereken bir ekiptir.
Bir kez sizi dillerine doladılarsa...
Hele beğeniyormuş, destekliyormuş, övüyormuş gibi yapıyorlarsa...
Yandınız demektir!
Farkınızı anlatamazsınız.
Ellerindeki medyayı ve kalemlerinin gücünü öyle kurnazca kullanırlar ki, ne politik duruşunuz kalır, ne hayat kavrayışınız.
Biliyorum, her insan gibi beğenilmek, sevilmek istersiniz ve bu adamlar işte tam da o noktadan...
Yani "aşil topuğu"nuzdan yakalar, yoğurur, yontar sizi. Artık siz, eski siz değilsinizdir.

***

Bu satıları niye yazdım diye soracak olursanız...
Pop sosyologun dünkü Hürriyet'te "Hayrünnisa Hanım'ın Sırları" başlıklı tam sayfa ve müthiş "hesaplı" övgülerini okurken içim bir tuhaf oldu. Eyvah, diye seslendim içimden ama artık kime ne faydası var!
Ekip olarak göklere çıkartıyorlar ya Hanımefendi'nin resepsiyondaki çıkışını...
O hızla Köşk mönüsündeki deniztarağı övgüsüne kadar gelmişler.
Köşk'e getirilen yenilikler, davetlerdeki incelikler bir bir dökülmüş, yağlanmış, ballanmış.
Böyledirler işte!..
Daha yedi sene önce neredeyse yalancılıkla suçladıkları ve "aman asker bu başörtüsüyle sizi görmesin, çok kızar" diye korkutmaya çalıştıkları insanı işlerine geldiğinde ve politikalarına uygun düştüğünde göklere çıkartırlar.
Ve bunu her seferinde ideolojik bir zafer duygusuyla "beğeniler" üzerinden yaparlar.
***

Umarım, Gül ailesi bir yolunu bulur, bu "kuşatma"yı kırar!
Fakat esas önemli olan, söz konusu ettiğimiz "Doğan grubu kültürü"nün kamuoyu üzerindeki zihinsel kuşatmasıdır.
Bazen insanın içinden sırf bunlara tepki olsun ve bu kuşatmayı yarmak için diye kaba bir çileciliğe yaslanmak gelir.
Düşünüyorum da, benim gibi estetiğe, medeni inceliklere, sevinç ve zevk duygusuna ayrı bir önem veren birini bile yıllar içinde usandırdılar.
Neden? Çünkü o kadar saldırgan ve kibirliler ki!
Üstelik yapmacıklar!
Çok değer verdiklerini iddia ettikleri şeyler hakkında bile üstünkörü bir bilgiye sahipler.
"Hayat tarzı" sandıkları şey mi?
İçinde hayat olmayan bir tarzdan ibarettir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.