Gündelik hayat notları: Sazan gibi atlayanlar...
İstediler ki, kendi uygarlıklarının "ak pak" bir kökeni olsun! Bu amaçla 18. Yüzyılda "Antik Yunan uygarlığı" diye bir mitos inşa etmeye başladılar. Bu "beyaz kayıp geçmiş" yalanından o kadar hoşlandılar ki, tapınak sütunlarının, ev duvarlarının ve kılık kıyafetlerin gerçekte rengarenk olduğunu bile itiraf etmekten kaçındılar. Gözünüzün önüne getirin; bordoları, mavileri, altın sarıları yüzyıllar içinde kaybolmuş soluk mermerlere ağzı açık ayran budalası gibi bakan ören yeri ziyaretçileri... Gülünç fakat manidar.
***
***
"Eski aşk, yeni kadın, aynı sis." Sabit Fikir dergisinin mart sayısındaki Zeynep Merdan yazısının başlığı böyle... Buradaki sis hem aşk gelip çattığında her şeyin üzerini kaplayan sihirli örtü, hem de Unamuno'nun büyük romanı "Sis"teki sis... Radikal feminizmin iç şiddeti, yeni kadın, aşkın uyumsuz karakteri üzerine hızlı fakat etkili dokunuşlar... Meraklısı okumalı.***
***
İsmail Erdoğan ve Samed Karagöz çarşamba akşamları Beykoz Mehmet Akif Ersoy Şiir Müzesi'nde şahane sanat sohbetleri yapıyorlar.Bir akşam yolumu düşürdüm, sohbetin tadı dimağımda hâlâ varlığını sürdürüyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.