Nasıl bir dünya geliyor?
Her sessizlik aynı değildir. Bazıları kulakları sağır eder. Bazıları insanla konuşur. Bazı sessizlikler ise bekleyiştir. Bayram gün doğumlarında hep bunu hissederim... Neşeden önceki yutkunma; kucaklaşmadan önce şöyle bir geri çekilip durma... Öyle sessizdi yine İstanbul. Güzeldi, çok güzeldi. Kuşların bile sustuğu bir aralık. Konser başlamadan hemen önce nefeslerin tutulduğu an...
***
Tam böyle günlerde anlarız; modern hayatımızdan maalesef ağır ağır çekilen "neşe"nin yerini hiçbir eğlence dolduramaz. Neşe duygusunun güzel faniliği ile eğlencenin tatminsiz gerilimi asla uyuşmaz.***
***
Bir de şu ilginç... Apple mağazasına girecek olanların salgının boyutları konusunda dehşet duygusu taşıması isteniyor sanki. İtiraz ettiğinizde sert bir dille "Apple politikası böyle" deniyor. Mağaza dışında kuyruklar belirleniyor, maskesi beğenilmeyenin maskesi değiştiriliyor, duruşu beğenilmeyenin duruşu güvenlikçiler tarafından düzeltiliyor. Sonra ne için geldiğiniz soruluyor; "şunu alacağım" diyorsunuz. Önce ürünlere bakıp da mı alacaksınız, yoksa hemen mi alacaksınız, soruluyor. Hemen diyorsunuz, "tamam o zaman elinizi dezenfekte edin, ürünün ödemesini yapın, alın ve çıkın!" deniyor. Dünyaya ne oluyor, ne yapılmak isteniyor, anlamak için iyi bir örnek.***
***
Ağva-Şile yolundaki orman alanında Meşealtı Gözleme Evi var. Durup mis gibi çay eşliğinde, ağaçların altında gözleme yiyin, derim. Yemyeşil bir ortam.Ayrıntılar için lütfen tıklayın.