Tartışma
Yazmıştım, bir daha yazayım...
Türkiye için artık tek gündem var, o da uluslararası gündem.
Şu manzaraya bir bakın...
Suriye, Libya, Karadeniz, Doğu Akdeniz, pandemi nedeniyle un ufak olan ittifaklar, global ekonomik çöküntü, "ikinci dalga" korkutmaları, Ayasofya'nın ibadete açılması, bağımsızlık arayışımızı sürdürmekteki ısrarımız, vd.
Bunlara bakıp yine de "kendi meselelerimizi kendi aramızda tartışıyoruz" diye düşünenler varsa, fena yanılıyorlar.
***
Anlamış olmamız gerek; içeride hatırı sayılır miktarda "dışarısı" var.
Ve gayet tabii biçimde kendi aramızda tartıştığımızı sanıyor olabiliriz ama durup bir sormak gerek: Acaba "tartıştırılıyor" olabilir miyiz?
Başka sorular da ihmal edilmemeli...
Mesela yeni gündemlerin hangilerini örttüğü ya da iptal ettiği de düşünülmeli.
Libya'yı veya Ayasofya'yı gündemden düşüren nedir mesela?
Niye birdenbire İstanbul Sözleşmesi'ni tartışmaya başladık?
Tartışmanın içeriğinde haklılıklar varsa bile, tartışma şehvetimizde bir gariplik yok mu?
***
Bir de unutmamamız gereken gündemler var.Yoksa içimizdeki her kesimden (muhafazakarı veya kendini sosyal demokrat sananı, fark etmez) ecnebinin politik çıkışını anlamlandırmak zorlaşır.
Mesela 2020'ye girerken ABD derin devletinin Türkiye hakkındaki RAND raporu ortalığı inletti.
Sonra Covid-19 atmosferi kabus gibi çöktü ve raporu unutuverdik.
Ancak CHP'yi tereyağından kıl çeker gibi rahatlıkla yönlendirenler unutmamışlar!
Bunu kurultayda gördük.
O kadar ki, her şey rapora göre düzenlendi, raporun istediği gibi "dostlar"a çağrı çıkartıldı, iktidar sözü verildi.
***
Bir haftadır "ulusal gündem" sandığımız kavga gürültüye bakınca...
Bunlar aklıma düştü...
Siz de bir düşünün, derim...
***
Neyse ki...Pandemi ne güçlü bir Batı bloku bıraktı ortada, ne de sinsi operasyonlar dışında kapsamlı politika yürütebilecek Doğu hegemonları...
İçerideki ecnebiler, bağımsızlık çabamız için hayati önemdeki bu fırsatı tepmemizi istiyorlar.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.