Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Diplomasiye uyar ama...

"Doğu Kudüs"müş...
Ağzımız alışmasa keşke...
Çünkü Kudüs bir tane...
"Doğu Kudüs, Filistin'in başkenti olsun" demek aslında İsrail'in ilmek ilmek kurduğu tuzağa düşmek olmaz mı?

***

"İki devletli çözüm" diyorlar.
Tıpkı iki Kudüs gibi...
Eh birileri dünyanın gözü önünde önce işgal eder, insanları topraklarından sürer, coğrafyayı böler ve bu bölünmeden bir devlet çıkartırsa, olacağı budur.
Bir halka kendi toprağında "sığıntı" bir devlet vermeye "çözüm" olarak bakmak diplomasiye uyar ama hakka ve vicdana uyar mı?

***

İsrail, işgalci mi?
Evet!
O hâlde adını koyalım; nereyi işgal ediyor İsrail?
Gazze'yi ve Batı Şeria'yı mı?
O kadarcık mı?
Varlığı doğrudan işgal değil mi?
Günah keçisi zalimler gider, yeni yönetim BM'nin kabul ettiği sınırlara döner...
Plan bu mu?
Ama sade bir insan olarak bana ne!

***

Efendim ama fiili durum, diyeceksiniz.
Biliyorum.
Lakin "fiili durum" denen şeyin her seferinde şöyle bir kurnazlığa dayandırıldığını da biliyorum: Mazlumların hayatına bir parmak bal çalınır, sonrası hak sayılır; sonra o hak da tekrar parça parça geri alınır.
Uzaktan keskin nişancı tüfeğiyle 9 yaşındaki çocukları avlayan alçakları bütün zalimlikleriyle "yer"inde bırakırsanız, hedeflerinden vazgeçer mi?

***

Çözüm gibi çözüm mü istiyoruz?
İsrail gider; Filistin devleti kurulur; Müslümanlar, Yahudiler, Hıristiyanlar barış içinde ve yeni bir hukuk çerçevesinde yaşamaya başlarlar...

***


HEPSİ Mİ YAHUDİ'YDİ? NEREDEYSE...
Dünkü yazıma birkaç ek yapayım...
Devrimin hemen ertesinde Bolşevik Parti'nin Merkez Komitesi'nin (Lenin'i Ortodoks Rus sayarsak) 3'ü Rus, kalan 9'u Yahudi'ydi.
Merkez Yürütme Kurulu'na gelince...
42 Yahudi, 19 Rus ve diğer milletlerden temsilciler bulunuyordu. 1917-1921 arası yeni rejimin İçişleri Bakanı Sverdlov Yahudi'ydi...
Yüksek yargının başında yine bir Yahudi olan Izak Steinberg vardı...
Sadece Kızılordu Başkomutanı Troçki değil, devrimin önemli isimlerinden Zinovyev de Yahudi'ydi...
Ülke partiye bağlı komiserliklerle yönetilmeye başlanmıştı.
Mesela 22 üyeli Halk Komiserleri Yüksek Konseyi 22 üyeliydi ve sadece 3 kişi Yahudi değildi.
Bu tabloya bakarak bir daha düşünün Sovyet Devrimi'ni...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA