Yarın Fenerbahçe Divan Kurulu, Olağan Kongre öncesinde son kez toplanacak. Herkes Başkan Aziz Yıldırım'ın yapacağı açıklamayı bekliyor. Aday olacak mı, yoksa "tamam" mı diyecek?
Camia açısından zor bir dönemeç. Kimse Yıldırım'a "vefasızlık" etmek istemiyor. Ama özellikle son üç yıldır yaptığı hatalar nedeniyle güven duygusunu epeyce yitirdi . Yeni bir üç yılda başkanın, yeni borçlar yaratması veya yanlışlar serisine devam etmesi söz konusu. Çünkü düşüşe geçen başarı eğrisinin ucunu, bir türlü yukarıya doğru kaldıramadı. Kaldırmak için aldığı kararların da tamamı yanlış çıktı.
Harcanan büyük paralar, yönetimdeki keyfiyete rağmen, Fenerbahçe'nin benzerlerinden çok farklı noktalara gelmesi de Aziz Yıldırım'ın eseri. UEFA finalinin oynanacağı stadı yapmasının yanı sıra, taraftarın elini cebine attıran yönetim modeli ile müthiş bir maddi imkan oluşturmasıyla, Fenerbahçe rakiplerinin neredeyse 20 yıl önüne geçti.
Sorunlar da burada başladı. Aziz Başkan'ın rakipsizliği, kararlarının sorgulanmasını da yasaklattı. Kimse kürsüden muhalefet yapamaz hale geldi. Yapmayı düşünenler, "Bizi de kulüpten ihraç eder mi?" diye sormaya başladılar.
Denetleme Kurulu en fazla harcama yapılan dönemde, borçlar yerine alacakları gösteren mali rapor sundu üyelere. Göz boyama yapıldı. Gelişen "biat" kültürü, Yıldırım'ı eleştirmeyi, Fenerbahçe düşmanlığı yapmakla aynı noktaya getirdi.
11 senelik başkanlık sürecinde, rakipsiz kongreler sonrasında, "tek adamlık", "reislik" gibi bir kavram yaratıldı. Yıldırım döneminde altı bin üye kaydetti. Zaten kongre ustasıydı, şimdi kulübün her refleksini eline geçirdi.
Yine de, Aziz Başkan kürsüye çıktığında eğer açıklamaya karar vermişse, "devam" edeceğini söyleyecektir. Böylesine iz bırakan bir süreci, haklı olarak "başarısız başkan" imajıyla sonlandırmak istemez.
Ama "Her şeyden anlarım" fikrini koruyorsa, gelecek dönemler futbol açısından büyük bütçelerin sokağa atılması şeklinde geçebilir.
Ve eğer Fenerbahçe kongresi, üyeleri, Aziz Yıldırım'ın karşısına, kaybedeceğini bildiği halde güçlü bir alternatif sunamazlarsa, üç yıllık süre yine, "Ben yaptım, oldu" hükümleriyle geçecektir.
Çünkü Aziz Başkan profesyoneller ile çalışamadığını, kendinden başka kimseye güvenmediğini gösterdi. Belli planın, gözlemlerin, uzmanlar tarafından verilecek kararların veya oluşturulacak politikaların, bu anlayışın içinde Fenerbahçe'de nasıl yer alacağını bilemiyorum.
Aziz Başkan, tüm Fenerbahçeliler'e yeni dönemin eskisinden farklı olacağı işaretlerini vermeli, bu kararını da uygulayacağına ikna etmeli. Yoksa bir gün, "Ben bu 11 yılı neden yaşadım?" diye kendisine sorar ki, bunu hiç kimse istemez.
