Flörtün anlamını bilmiyoruz!
DOSTLUKLA SEVİŞMEK ARASINDA GENİŞ ALAN VAR
Türkiye'de flört etmesini bilmeyen ve bundan korkan pek çok kadın gibi onlar da ilk önce itiraz ettiler. Kaçmaya çalıştılar. Biraz zorladığımda gördüm ki aslında onlar da haklı. Flörtün ne olduğunu toplum olarak bilmiyoruz. Bu kelimeyi kullanmaktan bile kaçınıyoruz. Çünkü yanlış anlaşılır, diye korkuyoruz. Özellikle 25-30 yaşlarına kadar önemli sayılabilecek bir ilişki yaşanmamışsa, problem daha da artıyor. Çünkü ilişki yaşımız, normal yaşımızın altında kalıyor. Hoşlandığımız kişinin ağzından çıkan her sözü, çok ciddiye alma eğilimimiz artıyor. Onun hakkında yanlış, abartılı beklentilere girebiliyoruz. Bu da acı çekmemize neden oluyor. Tabii hoşlandığımız kişiyi de sıkabiliyoruz. Çoğu kadının bilinçaltında tuhaf bir yargı var. Bir erkek ya dosttur ya da onunla sevişmek ister. Ortası yoktur. Tıpkı bir bıçağın keskin yüzü gibi... Eğer dostluk alanından çıkarsanız, sanki aniden yatakta kullanılır ve sonra buruşturulup çöpe atılırmışsınız gibi bir korku var. Oysa, dostluk ve sevişmek arasında öylesine geniş ve rengârenk bir alan var ki... İşte orası flört edilen yer. Flört demek, kadınla erkeğin birbirini iyi hissettirmesi, tanıması, oyun oynayacak kadar çocuklaşması, duygularını özgürce ortaya koyması, eğlenmesi demektir.
FLÖRT KADININ KONTROLÜNDEDİR
Hatta flört aynı zamanda, kadınla erkeğin altyazılarla, bilinçaltı dilinde birbirine âşık olup olamayacağını anladığı dildir. Bir tür iletişimdir. Bu eğlenceli alanda ne kadar süre kalınacağına kadın karar verir ve bu, onun kontrolündedir. Korkmadan ve yatağa hemen girmeden bu alanda eğlenceyi aktif tutabilirse, erkek onun için yatırım yapmaya başlar. Manevi yatırımlar... Kadının kalitesi işte buradan belli olur. Rengarenk alanda flört edebilme yeteneği ve burada ne kadar uzun süre eğlenceli bir şekilde kalabildiğine bağlıdır. Sırf yatağa girmeyeceğim, diye hanım hanımcık olmaya çalışmakla değil. Ya da yatakta ne kadar mükemmel oluşuyla değil. Bu alandaki flört etme yeteneğiyle belli olur. O yüzden kimi zaman "Hemen yatağa girmem," diyen kadınlar da ucuz olabilirler. Kısacası, namuslarını korumak adına o rengarenk alanda flörtü keşfetmelerine izin vermediğimiz kızlarımızı, bazen ucuzlaştırabiliyoruz. Çünkü kendi cinselliğinden korkan, erkekler tarafından kullanılıp çöpe atılmaktan korkan kadınlar için hayat ya hep ya hiç olarak kalır. Ve günün sonunda kaçınayım derken, korktukları şeyi hayatlarına çekerler. Hem de acı bir şekilde... Korkusuz ve tabusuz bir hayat dileğiyle.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.