Dün Ankara tarihi bir gün yaşadı.
Türkiye'nin ilk nükleer santral projesinin temeli Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından atıldı. 20 milyar dolarlık yatırım 5 yıl sonra devreye alınacak. İşin stratejik, teknolojik ve arz güvenliği boyutu çok yazılıp çizildi. Ben işin ortaklık kısmına vurgu yapmak istiyorum.
Biliyorsunuz, santrali yapacak olan Rus enerji şirketi Rosatom bir süredir projeye Cengiz- Kolin-Kalyon'un yerine Türk ortak arıyor. Neden?
Çünkü, yerel ortağın finansmana katkı sağlayacağını ve iş süreçlerinde kendisine yardımcı olacağını düşünüyor.
Haklı sayılabilir...
Ancak bana göre, Rus şirketin satış stratejisinde bir hata var. Zira, peyderpey de olsa projeye 10 milyar dolar yatıracak yerel ortak yönetimde söz sahibi olmak ister.
Rosatom yerel ortağına yüzde 49'luk hisseyi vermeyi planlıyor.
Yani "finansmanda taşın altına elini koy ama yönetim bende olsun" diyor. Bu şartlarda yerel ortak gelir mi?
Son duyumum, ortaklık için Rönesans'a teklif gittiği yönünde...
Rönesans'ın patronu Erman Ilıcak Ruslar'ı yakından tanıyan bir isim.
Ülkede birçok önemli proje üstlendi.
Bir dönem dünyanın pek çok ülkesinde nükleer santral projeleriyle ilgilendiğini de biliyorum. Ruslar'ın satış stratejisini değiştirmesi halinde bu ortaklığa sıcak bakabilir mi?
Bekleyip göreceğiz...

***

Çevreciler iyi okusun!
Şimdi nükleer santralin temel atıldı ya... Memleketin bütün 'çevrecileri!' toplanır. Eleştirir, yürür, pankart açar. Onlar harekete geçmeden ben birkaç rakamla işin çevre boyutunu anlatayım.
Bakın, Akkuyu Nükleer Santrali 2023'te devreye alındıktan sonra 2083'e kadar işletilecek. Yani ömrü 60 yıl olacak. Bugün Akkuyu ile eşdeğer elektrik üretmek için yaklaşık 6.585 megavat ithal kömür santrali kurmanız gerekiyor. Kömür santralinin ömrünün 30 yıl olduğunu düşündüğünüzde, 30 yıl sonra bir bu kadar daha kurmak zorundasınız. 60 yıl için 800 milyon ton kömür ithal edeceksiniz, çevreye 2 milyar ton karbon salacaksınız. İthal kömüre 56 milyar dolar ödeyeceksiniz. Peki ya gaz? Nükleer ile aynı elektriği üretmek için 6.400 megavat santral kurmak zorundasınız. Gaz santralinin de ömrü 30 yıl. Yani 30 yıl sonra aynı büyüklükte bir santral daha kuracaksınız. 60 yılda doğaya 950 milyon ton karbon salacaksınız.
İthal ettiğiniz gaza 105 milyar dolar ödeyeceksiniz.
Velhasıl, nükleer santralle hem 161 milyar doları çöp atmamış olacağız hem de 2 milyar 950 milyon ton karbon salınımını önleyeceğiz. İtiraz etmeden önce bir düşünün...