Türkiye'nin en iyi haber sitesi
RIDVAN DİLMEN

Hırs, arzu var. Ya futbol?

Ali Sami Yen'de çoktandır resmi maç kazanamamak Galatasaray'ı hırslandırmış. Müthiş bir arzu var, doğru. Eskişehir'deki galibiyetin de ancak Gaziantepspor'dan da üç puan alınırsa anlamı olacak. İşte böyle bir tempoda başladı Galatasaray. Çok mücadele ettiler. Ama pozisyona giremediler.
Gaziantepspor ilk yarıda Galatasaray'a göre en azından şut olarak daha etkiliydi. Bir tane de net pozisyonu vardı. Tolunay Hoca ile kabuk değiştirdiler. Diriler. Fizikleri yerinde. Ve üç hücumcuyla oynamaya çalıştılar maçın tamamında.
Galatasaray'ın ise tek pozisyonu var; Mustafa Sarp ile. Yüzde yüz hakem hatasıyla kesildi. Bünyamin Gezer'in ikinci yarıda verdiği penaltı kararı ise doğruydu.
Galatasaray'da bu kadar arzuya rağmen niye işler yolunda gitmedi? Rijkaard, devrede bunu çözdü. Bu tür maçlarda arkadan hazırlık paslarıyla çıkmanız gerekir. İlk devrede Insua hiç çıkmadı. Ayhan ile Mustafa da öne doğru fazla üretken olmayınca, Rijkaard takımın hızını artırmak amacıyla iki sağ taraf oyuncusu birden çıkardı. Elano ile Ali Turan'ın yerlerine Sabri ve Aydın'ı sahaya sürdü. Hatta devamında da Kewell'ı çıkarıp Pino'yu alınca Aydın'ı sola kaydırdı.
Ve Galatasaray ikinci yarı biraz daha üretkendi. Bunun bir nedeni de ilk yarıda tamamen ayağına, Baros'un yanında top bekleyen Misimoviç'in biraz daha geriye gelip top almaya başlamasıydı.

KİMLİĞİNİ KAYBETTİ
Galatasaray, ikinci yarıda gole kadar rakibini yüzde 50-50 oynatmadı. Küçük bir rötuşla hızını arttırdı. Misimoviç de gelip top alarak oyunu sete çevirdi.
İkinci yarıda Galatasaray delmeye başlayınca Gaziantepliler, ileri çıkma özgüvenlerini kaybettiler. Gaziantep'in savunmasına bakın. Stoperleri sert, sağ beki de öyle. Ama sol beki hücumcu. Galatasaray da oradan deldi zaten. Ve rakibine "İleri gidersem yanarım" dedirtti.
Galatasaray'ın eskiden bir kimliği vardı; rakibi ezen, iki devrede en azından 25'er dakika rakip sahada oynayan. Bunu kaybetti. Artık öne geçmek için debelenen, öne geçince de korumaya çalışan bir yapıda.
Bu maçta alınan 1-0'lık galibiyetin ve kötü futbolun bir özrü var. Kaostan çıkma çabası. Ligde ikide sıfırla başlamışsın, Avrupa'dan elenmişsin. Ama artık bundan sonraki maçlarda özrün yok.
"Galatasaray iyi" dememiz için rakip sahada her devre en az 20-25 dakika oynadığını görmemiz lazım.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA