Süreç tıkansa, göbek atacaklar!
Mısır'da, Suriye'de, Lübnan'da, Irak'ta kaos tüm hızıyla sürüyor. İnsanlar ölürken uluslararası senaryoların biri bitiyor biri başlıyor.
Türkiye ise Çözüm Süreci yolunda emin adımlarla ilerliyor. Dokuz aydır şehit haberleri gelmiyor. Çatışma ve ölüm haberleri yok çok şükür.
Buna rağmen birileri, "Sürecin tıkandığını", "Hükümet'in ağırdan aldığını", "PKK'nın hiçbir zaman silahsız yapamayacağını" söyleyip duruyor.
AB hatırına Hükümet'i destekleyen, milletin yanında duruyormuş gibi yapan 'liberal' yazarlarımızı, katledilen Suriyeli bebeklerin, Adeviyye'de öldürülenlerin de yanında göreceğiz sandık.
Hükümeti hedefe koymak için ağladıkları canlar kadar, Ortadoğu'nun katledilen tüm canları için de ağlayacaklarını zannettik. Bu da bizim büyük yanılgımız oldu.
Düne kadar Hükümet'i, Öcalan'la görüşmediği, Kürt sorununun çözümü için radikal adım atmadığı için eleştiriyorlardı. Bugün ise barış sürecini kesintiye uğratmayı hedefleyen nokta atışları yapıyorlar.
PKK yöneticileri, "Silahtan vaz geçmekten başka şansımız yok" derken bunlar, süreci kesintiye uğratacak kirli ve kapkara propagandalar yapmaktan ar etmiyorlar!
Buna rağmen, "sürecin çöktüğünü" söylemeleri, öngörü değil de "temenni" gibi duruyor.
BDP Eş başkanı Demirtaş bile, "AK Parti düşmanlarının mutlu olabilmesi için 18 yaşında çocukların ölmesini isteyecek kadar vicdansızlaşanların bulunduğu" yönünde açıklama yapmak zorunda kaldı.
Gazetecilik adı altında BDP'lilere, "Kürtler 2. Gezi'ye çıkacak mı?" diye soruyorlar. (Dikkat edin, "İkinci Gezi'yi" kafalarında kesinleştirmişler ve cephe genişletmeye çalışıyorlar.)
Demek istiyorlar ki, "Acele etmeyin. Ekim'i bekleyin belki 2. Gezi kalkışmasında AK Parti gider, PKK da çekilmek zorunda kalmaz."
Çekilmeyi yüzde 20'lerde tutan PKK'nın alacağı herhangi bir "duran adam" kararı, kim bilir nasıl da sevindirecek bunları?
Dağdaki PKK'lının da ovadaki siyasetçinin de ağzından "Süreç çöktü" müjdesi alabilmek ve bunu manşetlerine taşımak için çırpınıyorlar.
Hükümet'ten 'rahatsız' olmalarını, 40 bin cana mal olan sorunun bitmemesi için "bahaneye" dönüştürmelerinin ne kadar zalimce olduğunu görmüyorlar. Görüp de yapıyorlarsa daha büyük zalimlik.
İçinde "AK Parti seçmeni koyun sürüsüdür", "Bunların hepsi cahildir" söylemi geçmeyen cümleler kursunlar
Ülke için, çocuklarımızın geleceği için, huzur için pozitif tek cümle kursunlar.
Alkol alma özgürlüğü için gösterdikleri hassasiyeti, Gezi'deki 'isyanlarını', çocuklarımızın ölmemesi için de göstersinler…
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.