Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Sinema buysa...

Çek Bakalım yarışmasını eleştirirken yanlış anlaşılmaktan korkuyorum. Sinema düşmanı değilim, gençlere fırsat verilmesine de karşı durmuyorum. Ama ben bu yarışmaya katılan kısa filmleri izlemeye tahammül edemiyorum. Hele ki anlamadığı, beğenmediği halde beğenmiş gibi yapıp övgüler yağdıran jüri üyelerine hiç alışamadım.
Sağ olsun jürimiz, arızalı trafik ışığı gibi, önüne gelen her filme yeşil ışık yakıyor. Bu tutumun, sinema kültürünün gelişmesine ne derece katkı sağlayacağına varın siz karar verin.
Evet, onlar profesyonel değil. Süreleri ve imkanları da çok kısıtlı. Ama izlediklerim beni sinemadan soğutacak kadar sığ ve özensiz. Örneğin, dünyayı kurtarmak için gelen ve bahçede ağaç sulayan süper kahraman ancak ortaokul düzeyindeki kompozisyonlara konu olabilir. Ya da evden pide almak için çıkan kızın dönüşte o pideyle sokak kedilerine 'iftar yaptırması' nasıl bir 'yaratıcılığın' ürünüdür, aklım bir türlü almıyor.
Bu yarışmanın gençler için büyük bir fırsat olduğundan şüphem yok. Ama ekran başında olup biteni izlerken, "Sinema buysa, ben yokum" diyerek yolun başında vazgeçecek gençler çıkacağından da endişeliyim...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA