Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Kıvanç'la Kenan'ın kucaklaşması...

"Antalya kendi içinden, Altın Portakal'la yarışacak yeni bir organizasyon çıkarıyor" demiştim geçen hafta... Ve o organizasyon, hafta sonu gerçekleşti. Televizyon dünyası, Antalya'da İsmail Cem Televizyon Ödülleri töreninde buluştu. Bu ödül törenini ilk duyduğumda bana anlatanlar kadar, ben de heyecanlanmış, "Neden olmasın?" demiştim. "Sektör bu denli hızlı büyürken, sürekli yeni yıldızlar yaratırken, bir sağlam ödül organizasyonu hem sektöre hareket getirir, hem de Antalya'yı bir cazibe merkezi yapar" diye düşünmüştüm. Tabii bunun Antalya'ya kazandıracaklarını ileriki yıllarda göreceğiz. Arap coğrafyasında Türk dizileri bu kadar ilgi görüyorsa, bunun turizme sağlayacağı katkı da tartışılmaz. Eğer ödül töreni biraz daha geniş bir zaman dilimine yayılırsa, yıldızlar biraz daha ortalarda olursa, bölgedeki otellerin sırf o yıldızları görmek için gelecek yabancı turistle dolup taşacağına inanıyorum. Antalya niye bu coğrafyanın Cannes'ı olmasın! Ödül töreni Mardan Palace'ta yapıldı. Bu iş için bölgenin en havalı ve yeni otelinin seçilmiş olması, ödül törenini daha da 'havalı' kıldı. Bütün konuklar kılık kıyafet konusunda son derece özenliydi. Yani İstanbul'daki ödül törenlerinde yaşanan zevksizlikler ve özensizlikler yoktu. Kimse blucinle gelmemişti.

EZEL'İN MOTİVASYONU
Bütün gözler, neredeyse eksiksiz katılan iki ekibin üzerindeydi; 'Ezel' ve 'Aşk-ı Memnu' ekibinin... İki ekibin de, oyuncularının birbirleriyle kenetlenmiş halleri başarıda ekip ruhunun ne denli önemli olduğunu ortaya koydu. Ama 'Ezel'cilerin motivasyonu daha fazlaydı. Coşkulu alkışlarıyla ödül töreninin en dinamik ekibiydiler. Bu tür organizasyonlarda ilkler her zaman önemlidir. Devamı için ışık niteliğini taşır. Ufak tefek aksamalar olsa da, yoğun bir katılım sağlandığı için başarılıydı. Bizde genelde herkes ödülü alıp almadığını merak eder, yolunu ona göre çizer. "Eğer ödül alırsam gelirim" dayatmaları vardır. Sanırım bu kez bu duygu aşılmıştı. Yani herkes birbirini alkışlamayı başardı. Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan İmirzalıoğlu'nu ayakta alkışlıyorsa, Kenan onunla ilgili çok güzel şeyler söylüyorsa, rekabetin bunca yoğun olduğu bir sektörde herkes birbirini takdir edebiliyorsa; en güzel iş başarılmış demektir. Ama ben Antalya'da 'Yaprak Dökümü'nü de görmek isterdim, 'Aşk ve Ceza'yı da... Ya da, 'Kurtlar Vadisi' niye yoktu?

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA