Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNCEL ÖZİÇER

Macera yaşı

Mesut Yar, Ece Erken'le olan tartışmasından söz ederken "35 yaşındaysak 18'inde gibi davranmamalıyız" demiş. Ben yaş olgusuna inanmayan biri olarak bu sözü duymazdan geldim. Ama tabii yine de şu var ki, zaman geçtikçe insanın atılabileceği maceraların boyutu, tadı, rengi vs. değişiyor. Pılıyı pırtıyı toplayıp; şehir, ülke değiştirmek, üniversite çağlarında daha mantıklı gibi geliyor mesela. İnsan 20'li yaşlarda ne kadar sürünürse sürünsün, öyle fazla gücüne gitmiyor da, 30'dan sonra coğrafya değiştirmek, eğer tuzun kuru değilse, pek akıl kârı bir iş değil gibi sanki. Bu yüzden "Ben bu şehirden sıkıldım" deyip kendisine 'sıkılacak yeni yerler' arayan dostlarımı baştan hep uyarırım; "Otur oturduğun yerde" diye. Kimi dinler, kimi dinlemez. Yakın zamanda bir arkadaşım "Hadi bana eyvallah" dedi ve apar topar Amsterdam'a yerleşti. Ve gittiği hızla da geri geldi! "Öncel sözü dinlemezsen böyle olur işte" dedim karşılaştığımız zaman... Yahu kolay mı bu yaştan sonra iş, çevre, ülke, iklim değiştirmek? Hele hele İzmir gibi yeri bırakıp Amsterdam'a gitmek? Şahsen buradan sonra beni kesse kesse tropik bir ada ya da ne bileyim Güney Amerika sahilleri falan keser herhalde. Ne işim olur gri şehirlerde? Özetle, ayağı kırık it gibi ülke ülke gezmeye "Evet", ama bu yaştan sonra memleket değiştirmeye "Hayır!" Benim fikrim budur.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA