Pedro Almodovar yine öyle bir film yapmış ki, gönlümdeki ennn sevdiğim yönetmenler sıralamasındaki yerini hakkıyla korumuş.
Film ve romanlar konusunda yazı yazmayı sevmiyorum çünkü elimden bir şey kaçar da, o filmi izlememiş ve o romanı okumamış olanların keyfinin içine turp suyu kaçırırım diye kasarım.
Bu yüzden keşke diyorum şu anda, şu yazıyı okuyan herkes 'The Skin I Live In'i izlemiş olsaydı da, şöyle doya doya filmi ve konuyu çekiştirseydik.
Ama sadece şunu söyleyebilirim, intikam konusunda bildiğiniz, duyduğunuz ne varsa hepsini unutabilirsiniz.
Neler var daha söylemek istediğim de sürprizi (!) bozarım diye yazamıyorum... Bir an önce izleyin, sonra üzerine tekrar çene çalarız.