Orada bir İstinye Park var uzakta, gitmesek de görmesek de o İstinye Park bizim İstinye Park'ımızdır.
"Gitmem gitmem" çeksen de, İstanbul'da yaşıyorsan elbet yolun düşer oraya.
Cumartesi günü hava güneşliyken birden buldum kendimi İstinye Park'ta. Bakalım neler oluyormuş.
İşte notlarım...
Cumartesi İstinye Park, cumartesi İstiklal Caddesi kıvamında...
Öylesine bir insan seli yani...
İç ve dış kısım olarak ikiye ayırdığımız alışveriş merkezinin iç tarafı aile şenlikleri.
Meydana kurulan sahnede çocuk gruplar şarkı yarışması vardı.
İyi de bu küçücük veletler benim lise yıllarımın şarkısı Red Hot Chili Peppers'dan 'Otherside'la niye yarışıyorlar ki?
a. O zamandan bu zamana sıkı rock şarkısı pek çıkmadı
b. Bu çocuklar benim zamanımda donduruldular, bugün dondurucudan çıkıp yarışmaya katıldılar.
c. Ergenler bunalımda. E biz de öyleydik, geçer geçer...

NO ALIŞ YES DALIŞ
İçeride bu kadar kalabalık varken, alışveriş yapan var mı? Pek yoktu valla. Şöyle bir istatistik yaparsak 10 kişinin ikisinin elinde torba vardı. No alışveriş yes dalışveriş.
Peki bu mağazaların her birinin Supper Club görevi görmesi ne olacak? Sanırsınız ahalinin dansı gelmiş. Arkadaşımla konuşmak için avaz avaz bağırmak zorunda kalıyorum. İbiza Alışveriş Merkezi'ne hoş geldiniz.
Mağazaları turladıktan sonra içimi bir karamsarlık sardı; görünüşe göre ben bu sezon ya kendime bir çöp alamam ya da o kıyafetleri giyersem aynaya bakamam!
Ortalıkta bir basma fistanlı, fırfırlı, ekoseli, kırsal moda rüzgarı esiyor ki sormayın.
Moda dünyasını inek sağma hevesi mi almış ne? Heidigiller n'aber?

ARABA FUARI MİSALİ
Vitrinlerde bir diğer göze çarpan kadın kıyafeti ise maalesef ve de çok maalesef Ahu Tuğba tulumları. Üstelik parlak turuncusu bile var. Kelebek tokalarımız nerdeeeee?
Gelelim İstinye Park'ın dış bölümüne. Yani o magazin gazetelerinde sık sık gördüğünüz ünlü fotoğraflarının şipşaklandığı olay mahalline.
Bu bölgenin iki ana mekanı var. Biri Masa, diğeri de Beymen Bej!
Aslında ikisinin de ana mekan olma sebebi belli. Çünkü birbirlerinden saksılarla ayrıldıkları kocaman bahçeleri var. Bahçe dediysem yeşillikler, incir ağaçları içinde değil. Ben bahçe diyeyim siz anlayın canım, dış mekan hesabı. Sokak hesabı. Birbirinizi süzü süze çayınızı çorbanızı hüpletip, salatanızı tırtıklayabilirsiniz.
Benim favorim ise Beymen Bej! Sebep? Hizmeti ve nefis keçi peynirli salatası... Eee aç yazar gözlemleyemez. Salatamı yedikten sonra etrafı kesmeye başladım. İlk dikkatimi çeken yan masama konuşlanmış reklamcı jüri üyesi Ali Taran'ın eşofmanları ve göbeğiydi. Onun aldırmaz, umursamaz, rahat tavrı gerçek mi acaba? Gerçekse cool, değilse çok reklam hareketler bunlar olmasına rağmen akıllıca.
Burası kesinlikle araba fuarı misali. Siz Bej'de otururken, dakika başına bir Ferrari, üç Porsche geçiyor önünüzden.
Yurdumun bütün Ferrari kullananları İstinye Park'a mı geliyor?
Cevap veriyorum: İstinye Park'a Ferrari ile gelmek için günlüğü 500 dolardan Ferrariler kiralanıyormuş. Artık moda buymuş!
O zaman günün uzmanlık sorusu da şu; güzel arabalar kullanan erkekler neden hep çirkindir?

YEDİ YEDİ DOYMADI...
Kızlar! Lütfen imajlara kapılıp kendinizi kandırmayın. Abilere bir de o arabalardan indikten sonra bakın.
Spor yapmadan bu kadar kaslı durulur mu? Duruyorlar işte. Ne şişiyorlar, nasıl kendilerinden geçiyorlar... Ama arabasız fena fıssslıyorsun be abi! Fıssslamak?
Yani balon gibi sönmek!
Evet evet kararımı verdim; İstinye Park'ta her hafta gizliden gizliye kadınlar moda haftası düzenleniyor. En göze batan çanta hangisi? En kocaman gözlüğü takan kim? En çok alışverişi kim yaptı? Rihanna'nın tişörtünden kim aldı? Hadi kapışın, üşenmeyin yarışın kızlar! İzlemesi çok eğlenceli.
Evet evet bir karar daha verdim; biraz vicdanınız varsa, cumartesi günü kalabalığında İstinye Park meydanda ağız tadıyla yemek yemeniz de imkanız.
Niçün peki niçün? Çünkü ayakta dikilen ikili, üçlü, beşli İstinye Park grupları 'yedi yedi de doymadı mı bu öküz' ifadesiyle gözünüzün içine bakıyor.
Onlar baktıkça da anneannemin 'biri yer biri bakar kıyamet bundan kopar' lafı kulağımda çınlıyor. Kalk kızım Ayşe kalk, kalkmazsa birileri seni dövecek.
İşte İstinye Park'ta bir günün notları böyle... Herkese iyi haftalar.
Ha unutmadan; bu akşam saat 20.30'da Erim Özşen'in Lokal Anestezisi'nin konuğu olarak Babylon sahnesindeyim. Sohbet, eğlence ve müzik var. Beklerim.