Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞİRİN SEVER

Hık demiş burnundan düşmüş!

Ara ara karşıma çıkıyor gazete okurken, sürekli birilerini birilerine benzetmeye çalışıyoruz; ille de Hollywood starlarına, mankenlerine! O kadar zorlama, o kadar gereksiz ve o kadar benzeyenle benzetilenin alakası yok ki, bunları okudukça sinir oluyorum. Niye ille de birilerine benzetmek zorundayız oyuncularımızı? Alın, son günlerde karşıma çıkan birkaç örnek vaka: Engin Altan Düzyatan: Geçenlerde Brad Pitt'e benzetilmişti. Hayranları ona 'yerli Brad Pitt' diyormuş. Tamam Engin yakışıklı bir adam ama abartmayalım beyler bayanlar! Melis Birkan: Birkaç aşk filminde oynadı diye, Hollywood'un romantik prensesi Meg Ryan'a benzetilmiş anında. O da pek bi memnun olmuş bu durumdan, 'ne güzel, çok severim kendisini' demiş. Niye yani, ne alaka diye soran? Asena: En absürdü tabii ki! Verdiği bir röportajda "Kendimi Kate Moss gibi görüyorum" demiş. Evet kendi kendine! Gerekçe olarak da "İlk çıktığı zaman ayağı çarpık, boyu kısa, çirkin diye bir sürü laf etmişlerdi ona. Ama kadın her yıl 3-4 milyon dolara markaların yüzü oldu. Podyum mankeni değil belki ama çok gözde" demiş. En az onun kadar gözde(!) diye mi benzetti Kate Moss'a kendisini, çirkin diye mi, ayağı çarpık diye mi, markaların yüzü olduğu için mi çıkamadım ben işin içinden. Şu üstteki üç vakaya bile bakıp diyorum ki: Daha fazla benzetme yapmayalım lütfen!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA