Derin CHP işbaşında
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Kürt sorununun çözümünü" esas alan hamlesinin bir arka planı olduğunu tahmin ediyorduk. Artık, bazı şeylerden eminiz. Öncelikle şunu söyleyelim:
"Kürt sorununu çözemeyen veya çözmeyi vaat etmeyen siyasi hareketlerin görünür gelecekte iktidar şansı zayıf!"
Tuncelili genel başkan, Diyarbakır çıkışlı genel başkan yardımcısı ve diplomat kökenli parti kurmayı tablosu esasen çok şeyi anlatmaya yetiyor. Ama bir şey eksik kalıyor. Zira "Yeni CHP'lilik" henüz anlaşılmış ve hazmedilmiş değil. CHP eğer Kürt sorununun çözümüne ortak olacaksa, CHP'liliğinden kuşku duyulmayan dededen babadan referanslı isimlerin de desteğine ihtiyaç var. Ve bir süredir bu iddiayı doğrulayan temas trafiklerine tanık oluyoruz.
Şurası açık gerçek ki, bu topraklarda yüzyılın projesi "demokratik laik cumhuriyetti." Yeni yüzyılın projesi ise "kardeşlik ve toplumsal barış" olmak zorunda. "Barış projesi" üretmeyen siyasetçinin partisini büyütmesi çok güç.
Bir dönem "Düz ovada siyaset" mesajı veren Mehmet Ağar'ı harekete geçiren dinamiklerle CHP'yi sahneye süren dinamiklerin aynı olduğu söylenebilir. Bu durumda temmuz kurultayından sonra CHP şöyle bir görünüm alabilir:
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.