Kısa süre önce Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'la ekonomi sohbeti yapma fırsatı buldum. Sn Bakan Anadolu'da nabız tutmaya devam ediyor. Eli taşın altındaki insanlarla buluşmanın hem sıcak gündemi yerinde tahlil etme hem de Ankara'da yapılanları anlatma bakımından eşsiz fırsatlar sunduğu bir gerçek. Kaldı ki bu ziyaretler Bakan Albayrak hakkında, kendisini tanımadan hatta tanıma gereği de duyulmadan kemikleştirilen önyargıların kırılması bakımından da faydalı. Ve bu turların, ekonomiye dair mutlak önceliği dışında bir arka planı olmadığı gibi, iddia edildiği şekliyle siyasi mühendislik boyutu da söz konusu değil.
Biz, ana konumuza dönecek olursak...
2020 yılının ilk çeyreğine ilişkin büyüme sinyalleri olumlu. Bakan, bu yıla ilişkin hedefi tutturmaya odaklı, o noktada ihtiyatlı ve moralli.
Bütçe dengesi, bilhassa vergi gelirleri umut verici. Yani mali disiplin tarafında taviz yok.
Suriye ve Libya'daki askeri duruşun güvenlik harcamaları üzerindeki etkisi, savunma bütçesi içinde planlanan diğer faaliyetler (tatbikatlar vb) kapsamında yönetilebilecek düzeyde.
Piyasada, rekabetçi ortamı ve reel fiyat oluşumunu teşvik edecek yeni düzenlemeler yolda. "Rekabeti bozucu eylemler" başlığı altında tanımlanacak iş ve işlemlere dönük önlemler pekçok ezberi bozmaya aday.
Merkez Bankası para politikası ile maliye politikası arasındaki uyum sonuna kadar gözetilecek. Yönetilen ve yönlendirilen fiyatların, enflasyonla ilişkisine dikkat edilecek.
Vergi denetimleri, sistemik analizlere göre, hakiki kazancın tespiti esasına göre ivme kazanacak. Ki büyük gruplardan büyük şehirlerdeki yüksek cirolu avukat ve doktorlara kadar geniş bir yelpazede objektif kriterlerle çalışmalar başladı bile.
Finans kesiminin reel sektöre desteğinin sürdürülebilirliğinin temini ile vatandaşlara yüklenen aracılık maliyetlerinde makulün bulunması gibi ince ayarlar her zaman gündemde tutulacak.
Ve nihayet... "Küresel riskler!" Yeni koronavirüs salgını nedeni ile G20 Ekonomi ve Maliye Bakanları Toplantısı'nın dahi video konferansla yapılması çok şeyi açıklıyor. Türkiye'nin, Çin kaynaklı endişeler nedeni ile küresel ticarette tehdit-fırsat ikileminden avantajlı çıkacağı hesaplanıyor.

***

Temele bakan açılışa Cumhurbaşkanı

86 yaşında. Maşallahı var. Gündemi, değme gazeteciden daha iyi takip ediyor. Sözlükteki tanımına denk düşecek bir hayırsever. 6 okul yaptırmış, 2'si yolda, inşallah 10'a tamamlayacak. 10'dan sonrasını da Kayseri dışında, ihtiyaç olan yerlerde yaptırmayı planlayacak kadar da kararlı. Başkaca hayır işleri de var ama övünme olur diye mütevazı davranıyor. TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı Mustafa Elitaş'ın kayınpederi. Kayseri'de, "Mirası Elitaş'a bırakma, dağıt" diye takılıyorlar kendisine. "Okul temeli atmaya Bakan, açılışa Cumhurbaşkanı beklerim" diyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın "Okullardan Yarınlara" eğitime destek programını başlattığı ve hayırseverleri de kampanyaya katılmaya davet ettiği bugünlerde, Osman Ulubaş'ın öyküsünü özellikle yazmak istedim. Hem daha çok okul yaptırması hem de açılışlarına Cumhurbaşkanımızın katılımı dileğiyle...