NURULLAH GÜR NURULLAH GÜR
09 Şubat 2025, Pazar

Enflasyon yılı yüksekten açtı

2025'in ilk enflasyon verisi bu hafta açıklandı. Ocak ayında TÜFE yüzde 5.03 oranında artış kaydetti. Her ne kadar son dört yılın en düşük ocak ayı verisi olsa da önceki dört yıllık dönemde (2018-2021) ocak enflasyonunun ortalama yüzde 1.28 olduğu düşünüldüğünde, yüzde 5.03'lük oranının ne kadar yüksek olduğu net bir şekilde anlaşılıyor. Aylık enflasyonun 2.08 puanı gıda ve konut grubundan kaynaklanıyor. Hizmet fiyatları da normalin üzerinde sıçrama yaşadı. Özellikle sağlık grubunun enflasyona etkisi (0.96 puan), kamunun yaptığı katkı payı artışları sonrasında bariz biçimde rakamlara yansımış.
Bazı iyileşme emarelerine rağmen, fiyatlama davranışlarının normalleştiğini söylemek güç. Ocak verisi bunu teyit etti. Ticaret Bakanlığı'nın uyarılarına rağmen, asgari ücret artışının adeta tek maliyet unsuru gibi ele alınıp doğrudan fiyatlara yansıtıldığı görülüyor. Öte yandan, kamu tarafından yönetilen ve yönlendirilen mal ve hizmet fiyatlarındaki artışların beklenen enflasyona göre belirlenmemesi, genel fiyatlama davranışları ve enflasyon algısı açısından olumsuz bir sinyal oluşturdu. Keşke kamu, özel sektöre örnek olabilseydi.

TAHMİNDE YUKARIYA YÖNLÜ REVİZE

Bu haftanın önemli gündem maddelerinden biri, Merkez Bankası'nın enflasyon raporuydu. Piyasanın geneli, 2025'in ilk enflasyon raporu olması nedeniyle Merkez Bankası'nın yıl sonu enflasyon tahminini değiştirmeyeceğini öngörüyordu. Ancak tahmin yukarı yönlü revize edildi. Yüzde 21'lik tahminin neredeyse dörtte biri tek başına ocak enflasyonuyla gerçekleşti. Şubat ayında da enflasyonun yüksek geleceği öngörülüyor. Mart ayı ve sonrasında enflasyonda durulma yaşanması beklense de daha şimdiden yüzde 21'in gerçekleşme ihtimali imkânsız hale gelmişti. Merkez Bankası da bunu görerek yılın hemen başında tahmini 3 puan yukarı çekti ve yüzde 24'e güncelledi. Bu revizyonun 1.7 puanı fiyatı kamu tarafından yönetilen/yönlendirilen mal ve hizmet fiyatlarından, 0.8 puanı TÜFE sepetindeki ağırlık güncellemesinden ve 0.5 puanı gıda fiyatlarındaki artıştan geliyor.

Bazı ekonomistler 'tahmin bu kadar hızlı revize edilir mi' diye Merkez Bankası'nı eleştirmeye başladı. Tahmin yenilenmeseydi, bu sefer de 'gerçeklikten bu kadar kopuk bir tahminle neden yola devam ediliyor' diye eleştireceklerdi. Merkez Bankası'nın bu erken revizyon tercihinin isabetli olduğunu düşünüyorum. Merkez Bankası, tahminini yukarıya çekerek daha gerçekçi bir yaklaşım sergiledi. Bu yaklaşım, piyasalara doğru sinyaller vermesi açısından önümüzdeki aylarda Merkez Bankası'nın işine yarayacaktır. Bu güncellemenin, mart ayındaki Para Politikası Kurulu (PPK) kararını daha kritik hale getirdiğini söylemek gerekir. Enflasyon tahmini değişikliğinin ardından, Merkez Bankası'nın mart toplantısında politika faizi kararını pas geçme ihtimali ön plana çıkmış olabilir.
Enflasyonla mücadelenin yükünü para politikasına aşırı yüklemiş durumdayız. Maliye politikaları ve yapısal politikalar enflasyonla mücadeleye gereken desteği sağlamıyor. Durum böyle olunca, dezenflasyon süreci hedeflenenden yavaş ilerliyor ve tahminler çok sık revize ediliyor.

İTHALAT ARTIŞI İHRACATIN ÖNÜNDE
Bu hafta yılın ilk dış ticaret verisi de açıklandı. İhracat ocak ayında geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5.8 oranında artış kaydetti. Küresel ekonominin zayıf bir performans gösterdiği ve TL'nin reel bazda değerlendiği bir ortamda ihracattaki bu artışı başarılı sayabiliriz. Fakat ithalattaki artış eğilimini de gözden kaçırmamamız lazım. İthalat son üç aydır artıyor. Ocak ayında ithalat geçen seneye göre yüzde 10.2 oranında yükseldi. Böylece dış ticaret dengesinde Ocak 2024'e kıyasla 1.5 milyar dolar kötüleşme yaşandı. İçeride enflasyon artarken döviz kurlarındaki değişimin gerilerde kalması ithal ürünlerin görece ucuzlamasına neden oluyor. Tüketim malı ithalatı geçen senenin ocak ayına göre yüzde 27.9 artış yaşadı. TL'deki reel değerlenmeye bağlı olarak bu yıl dış ticaret açığı ve cari açık 2024'teki kadar ılımlı seyretmeyebilir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.