Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Ticaret hayatında kültür değişimi

Yeni Ticaret Kanunu, 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe giriyor. Bu, sıradan bir "kanun yenilemenin" ötesinde, kültür değişimini de beraberinde getirecek.
Önemi, ticaret hayatının dokunduğu alanlarındaki farklılaştırma gücünden geliyor. Nasıl mı? Anlatayım;
2 temel maddi yenilik söz konusu... Birincisi bütün anonim ve limited şirketlerin, "Uluslararası Finansal Raporlama Standartları" ile tam uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları'na (TMS) göre hazırlayacakları finansal tabloların zorunlu bağımsız denetimi...
3 hayati kelime; zorunluluk, bağımsızlık ve denetim...
İkincisi bu firmaların artık kurumsal yönetim ilkeleriyle uyumlu bir biçimde yönetilmesi... Adil ticaret, şeffaflık sorumluluk ve hesap verebilirlik artık "keyfiyet" olmaktan çıkıyor, 298 gün sonra, "zorunluluk" halini alıyor.
Deloitte Türkiye CEO'su Hüseyin Gürer ile bu hayati konuyu konuştum. "İş yapma kültürü" diyor Güler; "önümüzdeki yıldan sonra çok farklı bir düzeye ulaşacak." Uluslararası bağımsız denetim firmalarından Deloitte, bu "kültür değişmelerini" anlatmak için Anadolu ağırlıklı seminerler veriyor. Amaç, Türk Ticaret Kanunu'nun devrimci dönüşümlerini ticaret dünyasına anlatmak ve uyum sürecine hazırlamak.
Firmalara getirilen temel yeniliklere bakıyoruz; TMS'ye göre defter tutma, bağımsız denetim, iç kontrol ve bunun ayrılmaz bir parçası olan iç denetim ve risk yönetimi.
Bütün bunlar, halka açık ve uluslararası şirketlerin çıtası iken şimdi bu, herkes için mecburi olmuş.
Zaten Yeni Türk Ticaret Kanunu'nu, bundan önceki yenileşmelerden ayıran, iş yapma kültürüne yönelik devrimci yaptırımları olacak.
Tüm anonim ve limitet şirketleri, temellerini kurumsal yönetim ilkelerinden alan bir yönetim kültürü ile uluslararası standartlarda yönetilen firmalara dönüştürmeyi hedefliyor.
Yeni Türk Ticaret Kanunu, firmaların yönetiminin sadece finansal olarak değil, aynı zamanda yönetsel olarak şeffaflaşmasını ve kamunun ilgili şirketin web sitesi aracılığı ile aydınlatılmasını amaçlıyor. Bu anlamda, her şirket halka açık bir şirket gibi finansal ve yönetsel olarak şeffaflaşacak.
Hüseyin Gürer'in üzerinde durduğu bir diğer konu, yeniden yapılanma fırsatının da gündeme geliyor olması; "Şirketlerin, Yeni TTK ile uyum sürecini, yeniden yapılanma fırsatı olarak görmeleri gerekir." Bu aşamada benim gördüğüm, ticaret hayatımıza "bağımsız denetim" kavramının oturacağı ve yeni bir sektör doğacağıdır.
Hal böyle olunca yeni iş yapmak kültüründe Denetim Kurulu diyebileceğimiz üst katman doğacak ve tıpkı Rekabet Kurulu gibi yüksek güçle donatılacak.
Peki mevcut sistem? 700 bin limitet ve 116 bin anonim şirketin "denetim faktörü" ve yeni kanun yaptırımları sayesinde gerçek tablo ortaya çıkacak. Beklenen, 250 bin limitet ve 65 bin anonim şirket olacağı...
Tasfiyenin 1 güne indirileceği bu yeni düzlemde, var olan şirket, üst düzey standartları taşımış olacak.
Ortaklarınca dolandırılamayan, ortağına kazık atamadığın, tedarikçilerini aldatamadığın, paydaşlarına hesap verdiğin, kamuoyunun radarında ve küresel iş yapma standartlarında bir şirket olmak...
Kolay olmayacağı kesin zira bu bir kültür değişim projesi. Kültür 1 gecede var olmadığı gibi 1 günde de değişmez. Ancak 1 Temmuz'dan itibaren "şayet popülist kaygılarla" uzatma verilmez ise, iş yapma kültürümüz, üst düzey lige daha hızlı tırmanmış olacak.
Bu noktada şirketlerin, konusunda uzman ve daha önce bu tip uyum projelerini başarıyla yönetmiş danışmanlarla çalışmaları, bu yapılanma sürecinde, kendilerine en yüksek faydayı sağlayacak. Hüseyin Gürer de Deloitte gibi firmaların yer aldığı denetim sektörünün, gelişeceğini belirtiyor.
Meslek hayatım, KOBİ'lerin Türkiye ekonomisindeki önemini vurgulamakla geçti. Anadolu Kaplanları ile vardığımız nokta, mevcut alaturka yönetime dayanıyordu.
Ancak dünyanın 10'uncu ekonomisi iddiasındaki bir ülkenin iş yapma standardı da farklı olmalı. Kurnazlık yerine aklın, pusu yerine şeffaflığın, muvazaa yerine açıklığın hâkim olacağı bu yeni dönem için geri sayım başladı. Akıllı şirketlerin şimdiden uyum sürecini başlatmasını öneriyorum.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA