Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ÖNERİ-YORUM ŞEREF OĞUZ

Vicdansız üretim Etkisiz denetim İlgisiz yönetim

Metin Arslanalp, 24 kişilik midibüsüne 46 işçi doldurup elma bahçesine götürüyordu.
İnsanoğlu yazdığı tüm yasalar yanı sıra yerçekimi, merkezkaç yasalarını da ihlal etmişti. Yaşasaydı, böyle davranmaması gerektiğine kesin ikna olurdu.
OTİS, 1930'larda halatı kopan asansör için çare üretmişti. 250 dolarlık bu parçayı, denetçinin uyarılarına rağmen asansörüne koymayan Torunlar GYO da 32'nci kattan yere çakılıp 10 insanımızın ölmesine üzülmüştür.
Neticeyi kestirebilseydi denetimden geçmemiş asansörü çalıştırmamaya kesin ikna olurdu.
Soma'daki madende eskimiş elektrik sistemini "nasılsa çalışıyor" diye yenilemeyen şirket sahibi Alp Gürkan, şirketini de batıran bu ihmalinin acı neticesini görüp pişman olmuştur.
Kabahati ölen işçilere yükleyecek kadar akıl tutulması geçmiş, ocak güvenliği için kesin ikna olmuştur.
Aklımda yüzlerce benzer ve bizden öykü var. Örneklerim burada bitiyor ama biz devamını biliyoruz; risk gerçekleştikten sonra ikna olmak…. Fakat burada bir sorun var.
Aslolan risk gerçekleşmeden önce tedbir geliştirmektir. Bedelini ödeyenler kesin ikna olmuştur fakat ya diğerleri? Daha dün yolda yürürken minibüsünü üzerimize kırıp neredeyse bizi ezmek üzere olan şoför mesela… Onu ikna etmek için bizi ezmesi gerekecek mi?
Ne yazık ki gerekecek… Tek öğrenme şekli "faciayı inşa etmek" üzerinden olanları teker teker ikna etmek gerekecek. Ya da bıkmadan usanmadan kendimizi eğiteceğiz. "Öğretmenim bu merkezkaç yasası hayatta ne işime yarayacak?" diye soran öğrenciye uygun cevabı oluşturmaktan işe başlayarak…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA