Anadolu'nun çorak topraklarına hayat vermek...
Niğde'de Türkiye'nin bu hayalini görmek insanı umutlandırıyor.
Çöl diyebileceğimiz bir araziden şimdi hayat fışkırıyor.
Gerçekten çöl, Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr.
Hüseyin Önen şöyle diyor:
"Türkiye'nin uydu fotoğraflarına baktığınızda Anadolu'nun ortasında siyah bir nokta var, bu yağmur almayan çöl toprak anlamına geliyor. İşte o arazi burası..."
Bu arazinin sahibi genç girişimci Fırat Gülgen sinemadan, dizilerden ve dizilerin dünyaya satışından kazandığı parayla 26 bin dönümlük bu araziyi alarak tarım ve hayvancılık işletmesine dönüştürmüş.
Bölgedeki insanlar da, dışarıdan gelip görenler de gözlerine inanamıyor. Ve herkes aynı soruyu soruyor: "Bu çorak topraklara şu ana kadar 50 milyon TL yatırımı neden yaptın?"
Gülgen'in cevabı kısa oluyor: "Bu ülke için taş üstüne taş koymak hepimizin görevi. Ben bir hayalimi gerçekleştirmek için buradayım. Başkaları yapıyorsa biz neden yapmayalım..." Niğde'nin Bor ilçesindeki bu arazi Anadolu'nun en büyük işletmelerinden biri olmuş durumda. Toplamda 6900 büyükbaş hayvan yetiştirilecek.
Yılda iki ürün alınabilecek.
Daha şimdiden 500 sağmal büyükbaş hayvan var ve günde 17 ton süt üretiliyor.
İşletme tam kapasite üretime geçtiğinde günlük 100 ton süt üretecek.
Gıda ve Tarım Bakanı Mehdi Eker'in açılışını yaptığı ilk üniteleri geziyoruz.
İçeri girerken eller yıkanıyor, dezenfekte ediliyor, ayaklara poşetler geçiriliyor.
Tam bir laboratuvar ya da yoğun bakım servisi gibi. Hayvan denilip geçilmiyor. Tam da bu nedenle Bakan Eker şöyle diyor:
"Son 10 yılda yaptığımız reformlar ve dönüşüm projeleriyle tarıma en büyük desteği vererek dünya standartlarını yakaladık. AB'ye süt ve süt ürünleri satacak noktaya geldik.
Bundan sonra da desteğimiz sürecek.
Yarı kurak, tuzlaşmış, üretim kabiliyetini yitirmiş bu araziyi yılda iki kez ürün verecek hale getirenleri takdir ediyorum."
Niğde'de bir mucizeye tanık oldum.
Emeği geçenleri kutluyorum...