Türkiye'nin en iyi haber sitesi
CEM SANCAR

Üçüncü Rönesans

Birincisini de biz yapmıştık. Robotu icat eden Cezeri, fikri hür alimler, sarsıcı bilginler -tek kanatlı değil- çok kanatlı büyük bilgeler bizdendi.
Cabir bin Hayyan, Kindi, Biruni, Farabi, İbni Sina, Feridüddin Attar, Nasirüddin Tusi, Ömer Hayyam, Ebul-Vefa, Arabi...
Ahmet Yesevi'yi, Bektaş'ı, Mevlana'yı, Şems'i, Yunus'u daha hiç saymıyorum. Bütün isimleri yazsam yer gök taşar!
8. yüzyıldan 15. yüzyılın sonuna kadar Müslüman sanatçılar ve bilim adamları, yöneticiler ve halkla birlikte benzersiz bir kültür yarattı, her kıtayı derinden etkilediler. Kütüphaneler, Bilginler Evi kuruldu. Gökbilimciler, matematikçiler, edebiyatçılar yan yana durdu.
El-Sici, Batlamyus'un dünyanın sabitliği teorisini reddetti. Fizikte yer çekimi ve ağırlık üzerinde teoriler geliştirildi. Optikte İbn el-Haytam gözün eşya tarafından gönderilen ışığı kaydettiğini gösterdi.
Kimyada alkol arıtıldı, sülfürik asit üretildi. Çiçek ve kızamığı el-Razi gözlemleyip yazmış, İbn el-Nefis küçük kan dolaşımını keşfetmişti.
Birçok hastane yine bu dönemde yapıldı. İlk iltihap sondasını, gırtlağa açılan bir delikle nefes alma tekniğini ve hastaları beslemeye yarayan gastrik sondayı ilk bulanlar yine bizimkilerdi...
Müslümanlar bir "güzellik çağı" başlattılar. Ellerindeki Kitabı anlayarak hazineleri bulmaya, dünyanın işaretlerini çözmeye başladılar ve hayatı estetize ettiler. Muhteşem bir kültür oradan yükseldi.
Hayyam'ın cebir, Cezeri'nin mühendislik kitabı 18. yüzyıla kadar Batı üniversitelerinde ders olarak okutuldu.
Biz o sıralarda büyük ihtimal yatırlara mum yakmak sevap mı, günah mı onu tartışıyorduk...
Sağanak halinde evliyalar, bilgeler yağdı üstümüze. Fakat bazı "taassupların" kültürel iktidarı ele geçirmeleri sonucu, kadir kıymet bilemedik, beklenen sıçramayı yapamadık. Mesele o!
Tabii hayat boşluk kabul etmiyor, sen durduğunda boşluğu başkaları dolduruyor!
Öyle de oldu. Biz ağır kaldıkça Batı, bizim kırıntılarımızla Aydınlanma denen şeyi yaptı. İlahi olanla irtibatı koparttı, "Ben" uygarlığını başlattı, merhameti çöpe attı.
Bu büyük nankörlüğün sonu işte yaşadığımız çağ: Kan-revan-açlık-kölelik ve yabancılaşma...
Artık nerde hata yaptık diye düşünmek, 2. Rönesans'ı hak edecek ne günah işledik diye bir sormak istiyoruz.
Ondandır, Yeni Türkiye denen fikri arayışta, tekfirci kafanın hakimiyeti istenen bir şey olamaz! Kekeme kültür politikalarının, editörsüz yayınevlerinin, gizli açık sansürcülüğün, bırakın toplumu Müslümanları bile kast sistemlerine ayıran sinik otoriterliğin de zamanı çoktan geçti bence.
Geçmiş vesayetçi kültürün altında ezilmiş, o kültüre imrenerek bakmış olanların ertelenmiş arzu ve isteklerinin sıkışmış trafiği!
Kendi ihtirasları için diğer fikir insanlarını görmezden gelen, ayrıştıran, caydıran, bezdiren, kredisi tükenmiş nobranlığı, bu saçmalığı geçmeliyiz...
"Kendini bilen Rabbini bilir" hadisinde söylendiği gibi Allah'ı Öğretmen bilmek. Kendi özümüzü bildikçe "Allah'ın bilinmez olan hazinesini" idrak etmeye başlamak...
Şimdi sıra bu arayışın kodlarını kurmakta.
3. Rönesans bir hatırlatma projesi, bir bilgilenme devrimi olacak zannımca. Siz bunu; geçici bir bunamanın tedavisi, zorla giydirilmiş deli gömleklerinin, ideolojik durum alışların, solculuğun, sağcılığın ve İslamcılığın üstünden aşan bir dopingle, kültürel hafızanın geri getirilmesi olarak da anlayabilirsiniz.
Üçüncü Rönesans'a; İslam Rönesansı'ının "ibnül vakte", vaktin evladına, bugüne, şu ana çağrılması ve yeniden kurulması da diyebiliriz.
Biz evet altın çağımızı, uyanışımızı, Rönesans'ımızı bugünün diliyle yeniden inşa etmeliyiz. 3. Rönesans'ın toprağı burası, şemsiyesi Anadolu İrfanı olacak.
Vakit çok geç olmadan, bir an evvel İslam'ın ateş böcekleri geri çağrılmalı.
O "yıldızlara" fena halde muhtacız çünkü...

***
Parti edebiyatı yazısıyla naçizane teşebbüs ettiğim "kültür siyaseti" meselesini üçüncü yazıyla, tam burada noktalıyorum. Tahammüllere müteşekkiriz...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA