Ezeli ve ebedi yasalar
ZORBALIK HEP VAR
Filmin çıkış ve aynı zamanda varış noktası şu: Zaten doğaya da bakacak olursak zorbalık hep var; hem güçlü güçsüzü hep yemiştir. Durumu buradan ele alınca, hikaye herhangi bir hapishane geriliminden fazlasına dönüşemiyor. Gardiyanların ve mahkumların tepkileri, deneyin iyikötü beklendik tarafı. Olaylar çığrından çıkmaya başladığı halde deneyi durdurmayan bilim adamları, toplumsal hayatta otoriter ve itaatkâr rollerin gelişimi hakkında deneyin kendisinden bile daha ilginç veriler sunmaya aday aslında. Ama bu Deney, hikâyeyi evrim yasasının güçlü-güçsüz maddesinde kabaca toparlayıveriyor. Alman versiyonunda, 'aslen hepimiz vahşiyiz' deyivermek yerine, en azından karakterlerin davranışlarının duruma bağlı değişimleri hakkında ipuçları vardı. Burada herkesin rolü baştan belli: Boynuna eşarp takıp sivil toplum yürüyüşlerine katılan adam mümkün mertebe adil birisi; Latin kökenli olan eski bir hapishane kuşu; en efendi görünümlü olan potansiyel 'en zalim'; şişman ve gözlüklü çocuk beceriksiz, ürkek bir karakter; gay oğlan eksantrik görünümlü (ve tabii ki mahkumlar arasında); çok kadınla yatmak dışında bir amacı olmayan delikanlının (tecavüz suretinde) homoseksüel fantezileri var; 'Emocu' gencin ne yaptığından haberi yok, sadece biraz hareket, bir enteresanlık olsun istiyor... Filmi izlerken kimsenin psikolojik süreciyle ilgilenmemize lüzum kalmıyor; senaryo her tiplemeyi en yaygın önyargılara sıkı sıkı bağlamış. 'Stanford Hapishane Deneyi'nin dayatılan sosyal rollerle ilgili kısmı, Hollywood yapımcılarını pek etkilememiş anlaşılan. Gerçi seyirciler üzerinde yaptıkları deneylerden de çok parlak sonuçlar almamış olmalılar ki, film ABD'de vizyonu es geçip doğrudan DVD dükkanlarına paslandı.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.