Türkiye'nin en iyi haber sitesi
İSMAİL NUMAN TELCİ

Normalleşmenin Son Halkası: Türkiye – BAE İlişkileri

Ortadoğu'nın önde gelen dış politika aktörleri arasında uzun yıllardır devam eden siyasi kriz ve bölgesel rekabet süreçleri, 2020 yılının ortaları itibarıyla başlayan normalleşme süreçleriyle yeni bir hal aldı. Mısır ve Türkiye'nin istihbarat kurumları arasında 2020'nin Ağustos ayında başlayan görüşmeler normalleşme halkalarının ilkini oluştururken, Körfez ülkeleri ile İsrail arasındaki normalleşme süreci bölgesel güç ilişkilerinin yeniden şekillenmesinin önünü açtı. Körfez krizinin 5 Ocak 2021 tarihinde çözülmesinin ardından, Katar ile ilişkilerini rayına oturtan Körfez ülkeleri aynı zamanda Türkiye ve İran ile de normalleşme dönemine girdiler. Bu anlamda, Suudi Arabistan ve Katar, Suudi Arabistan ve İran ile BAE ve Katar arasında yaşanan normalleşme ikliminin son halkasının da Türkiye – BAE ilişkilerinde yaşanmaya başladığı belirtilebilir.

Türkiye ile BAE arasındaki ilişkilerde son aylarda işaretleri görülmeye başlayan yumuşama süreci, 24 Kasım 2021 tarihinde Abu Dabi Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid'in 10 yıllık aranın ardından Ankara'ya geniş kapsamlı bir ziyaret düzenlemesi ile tepe noktasına ulaşmıştır. Muhammed bin Zayid'in yanında BAE'nin önemli karar alıcı figürlerinin de bulunması, Abu Dabi – Ankara hattının tekrardan siyasi bağları kuvvetlendirebileceğini de göstermektedir.

Abu Dabi yetkililerinin Ankara'yı ziyaretinin yanında iki ülke arasında diğer resmi kanallardan da olumlu açıklamalar yapıldığı ve olumlu gelişmelerin yaşandığı gözlemlenmektedir. Yine hafta içerisinde Dubai'ye bir ziyaret düzenleyen Ticaret Bakanı Mehmet Muş, BAE'li yetkililer ile Türkiye-BAE Karma Ekonomik Komisyonu'nu canlandırmış ve BAE Ekonomi Bakanı, Türkiye-BAE ekonomik ilişkileri konusunda olumlu açıklamalar gerçekleştirmiştir. Bunun yanında Muhammed bin Zayid de Türkiye ziyaretinden önce Türkiye'nin Abu Dabi Büyükelçisi Tugay Tunçer'i görüşmeye davet etmişti. Tunçer ayrıca geçtiğimiz günlerde Dubai Emiri Muhammed bin Raşid el Maktum ile Türkiye'nin Expo 2020'deki pavilyonunu ziyaret etmiştir.

Muhammed bin Zayid'in Ankara'ya düzenlediği ziyaret ise tüm bu olumlu havanın ve normalleşme ikliminin üzerine gerçekleştirildi. Temelde görüşmede, Türkiye ve BAE arasında yeni anlaşmalar ve mutabakat zaptları imzalanırken özellikle iki ülkenin teknoloji yatırımları, kara paranın aklanması, limanların yönetilmesi, menkul kıymetler borsaları, gümrük, enerji ve çevre konularında anlaşmalar imzaladığı belirtilmektedir.

Söz konusu ziyaret sonrasında gerek Körfez medyası gerekse de uluslararası medyada, Türkiye ve BAE'nin siyasi normalleşmeden fayda sağlayabilecekleri ve her iki aktörün de rasyonel tercihler ile normalleşmeyi adım adım gerçekleştirebilecekleri ifade edilmiştir.

Nitekim, Türkiye ve BAE arasında özellikle Nisan ayında Dışişleri Bakanları düzeyinde başlayan görüşmeler, ardından BAE Ulusal Güvenlik Danışmanı Tahnun bin Zayid'in Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ziyaret etmesi ile birlikte yoğunlaşmış ve sonunda Muhammed bin Zayid ile gerçekleştirilen telefon görüşmesinin ardından fiili liderin Ankara ziyareti ile de üst düzey aşamaya gelmiş oldu.

Buradan hareketle, BAE ve Türkiye ilişkilerinin ileriki dönemlerde, halen iki ülke arasında var olmaya devam eden kronik meselelerin ivedi şekilde çözümünden ziyade daha çok teknik iş birliği alanlarına yönelecekleri belirtilebilir. Bu anlamda, BAE'de özellikle Abu Dabi menşeili yatırım fonları ve şirketlerin Türkiye'ye gerçekleştireceği yatırımların da günden günde daha belirli hale geleceği ifade edilebilir. Ziyaret kapsamında BAE'nin öncelikle Türkiye'de 10 milyar dolarlık yatırım yapacağı açıklanırken, bu rakamın ilerleyen dönemlerde artabileceği tahmin edilmektedir.

BAE'den özellikle Abu Dabi ve Dubai menşeili yatırım fonları, şirketlerin ve diğer firmaların Türkiye'ye yatırımlar konusunda istekli oldukları söylenebilir. Bunlar arasında birçoğu Ulusal Güvenlik Danışmanı Tahnun bin Zayid'in yönetiminde olan G42, Royal Group, International Holdings Co, Mübadele Yatırım Fonu, ADQ gibi firmalar ve yatırım fonları belirtilebilir.

Bu anlamda temelde, ilk aşamada Türkiye ve BAE arasında siyasi temasların artırılarak yatırımlar için her iki ülke açısından da daha güvenli bir siyasi ortamın oluşması sağlanacaktır. Bu bakımdan, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da Aralık ayı içerisinde Abu Dabi'ye bir ziyaret gerçekleştireceği ifade edilmiştir. İleriki dönemlerde, Türkiye ve BAE üst düzey yetkililerinin karşılıklı ziyaretleri artırmasını da beklemek bu şartlar dahilinde doğal olacaktır.

Bütün bunlar hesaba katıldığında, Ortadoğu'da devam eden normalleşme ikliminin bir halkası olarak Türkiye-BAE ilişkilerinin yeni bir döneme girdiği ifade edilebilir. Fakat söz konusu görüşmeler, yatırım fırsatları ve olanakları ile bütün olumlu havaya rağmen iki ülkenin halen üzerinde anlaşamadığı siyasi, askeri ve jeopolitik meselelerin ivedi bir şekilde çözülmesini beklemek doğru olmayacaktır. Bu anlamda şu aşamada önemli olan, uzun yıllar süren karşılıklı siyasi ve dolaylı askeri gerginliklerin ardından iki ülkenin en üst düzeyden bir görüşme gerçekleştirmiş olmaları ve bununla birlikte, ileriki dönemlerde ikili ilişkilerdeki sorunları çözecek siyasi iradeyi ortaya koyma istekleridir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA