Ölüler ve tutsaklar / 1
Beşar Esad, "100'ü aşkın ülkede büyükelçimiz var. Sadece 2'si karşı tarafa geçti. Rejime halk desteğinin bundan somut göstergesi olabilir mi" diyor.
Nasıl saf değiştirsin ki büyükelçiler? Hepsinin Suriye'de anaları- babaları, evlatları, kardeşleri, akrabaları var. Birazcık kıpırdayanın bedelini yakınları ödüyor. Hem de canlarıyla.
İşte Suriye haberlerinin satır aralarına sıkışmış birkaç trajedi...
"İkna gücü"nü biraz açayım...
Doktor Ali Haydar'ın İsmail Ali Haydar adlı bir oğlu var(dı). Humus Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde okuyor(du). Üçüncü sınıfta(ydı).
1991 doğumlu İsmail Ali Haydar, babasının rejimi savunan görüşlerini paylaşmıyor(du). Esad karşıtı protesto gösterilerine ön saflarda katılıyor(du). Humus'un El Halidiye Mahallesi'ndeki direniş gruplarında memleketi Masiaf'ın temsilcisi olarak yer alıyor(du). Yiyecek ve ilaç topluyor, yoksul semtlere götürüp dağıtıyor(du). Yardımcısı da kendi gibi İsmailiye tarikatından(dı): Fadi Ataun.
İsmail Ali Haydar, protesto gösterilerinin birinde az daha tutuklanacak(tı). Hem de Şam'da, parlamento binasının önünde.
Geçen yıl Esad'ın düzenlediği göstermelik genel seçimlerin arifesinde, 2 Mayıs 2012'de, Masiaf'tan Humus'a giderken yolda öldürüldü. Arabasının içinde. Katil veya katiller ne bilindi, ne bulundu.
Ondan bir gün önce de arkadaşı ve yardımcısı Fadi Ataun bir keskin nişancının kurşunlarının kurbanı oldu.
***
Şimdi gönüllü veya gönülsüz işini yapmaya çalışıyor, başta İstanbul olmak üzere muhaliflerin toplandıkları kentlere temsilci gönderip diyalog ve uzlaşma önerilerinde bulunuyor.
Ve muhatapları da Doktor Ali Haydar'ın ne denli acımasız bir sistemin tutsağı olduğunu çok ama çok iyi biliyor.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.