2'nci Yılın 10 Thermidor'u
Sıcak mı sıcak bir yaz günü, öğleden sonra Paris'te şimdi adalet sarayının bir bölümünü oluşturan "Mayıs Mahkemesi" binasından üç üstü açık atlı araba yola çıktı. Arabalarda 22 kişi vardı. Tarih: 10 Thermidor 2.
Bünyesinde panteizmin tohumlarını barındıran yeni ayların adları şöyleydi:
Bu devrimci takvimin başlangıcı olarak da 22 Eylül 1792 seçilmişti. Fransa'da cumhuriyetin ilan edildiği tarih. 22 Eylül ayrıca Paris'te "Ekinoks"un ilk günüydü.
22 kişiyi taşıyan üç at arabası ve onlara eşlik eden silahlı askerler Saint-Honore Sokağı'nda, 366 numaralı evin önünde durdu. Askerler evin duvarlarına biraz kan sürdüler. Konvoy daha sonra Concorde Meydanı'na yöneldi. Meydana varıldığında akşamın ilk ışıkları sıra sıra kurulmuş giyotinlere vurmak üzereydi.
Saint-Honore Sokağı'nda duvarına kan sürülen evde Maximilien Robespierre oturuyordu.
Üç atlı araba da giyotinle kelleleri uçurulacak Robespierre ve arkadaşlarını taşıyordu.
Robespierre, Fransız Devrimi'nden doğan rejimin tüm yetkileri elinde toplamış bir numaralı beyniydi. Diktatördü. Ve de terörü devlet politikasına dönüştürmüş, her gün onlarca kişiyi giyotine gönderiyordu. Concorde Meydanı'nda hayatının noktalanacağı 10 Thermidor'dan bir gün önce parlamentoda (Not: Kurucu Meclis) zehir zemberek bir konuşma yapmıştı:
"Bir düzenbazlar ittifakıyla karşı karşıyayız. Ama cumhuriyet onların mezarlarını kazmaya başladı. Halkın düşmanlarına sadece ölüm vaat ediyorum..."
Hiçbir isim vermemişti Robespierre ama parlamentodaki diğer siyasal grupların milletvekilleri kendilerinin hedef alındığı korkusuna kapılmışlardı.
Ve içlerinden birkaçı inanılmaz bir cesaret örneği göstererek, Robespierre'in görevden azledilip tutuklanması için önerge vermişlerdi. Yine inanılmaz bir şey olmuş, parlamento büyük bir çoğunlukla önergeyi kabul etmişti. Ve Robespierre ile başta kardeşi olmak üzere 22 yakın çalışma arkadaşı bir çırpıda tutuklanmıştı.
O gece başdöndürücü gelişmeler oldu, sonunda Robespierre ve arkadaşlarının yargılanmadan giyotine gönderilmelerine karar verildi.
Concorde Meydanı'nda cellat Robespierre'in giyotinin koparıp attığı kellesini gösterince infazları izleyen halk sevinç gösterileri yaptı, marşlar söyledi.
Ve... Fransa'da özgürlüğün, hukukun egemen olacağı yeni bir dönem başladı.
Zalim, yaptığı zulümlerin altında kalmıştı. Döktüğü kan gölünde boğulmuştu.
Dört gün önce, 28 Temmuz 2014, Robespierre'in infazının 220'nci yılıydı.
Başbakan Erdoğan'ın Başdanışmanı ve Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan'ın dün SABAH'ta yayınladığımız Paralel Yapı'yla ilgili demeci bana Robespierre'i çağrıştırdı: "Ortada canavarlaşan bir mekanizma var. Zulümleri arş-ı alayı titretir..."
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.