1 Mayıs İşçi, Emekçi ve Dayanışma Bayramı Zonguldak'ta hava koşullarına rağmen katılım yüksek olurken coşkuyla kutlandı. İstasyon Caddesi'nden başlayan 1 Mayıs İşçi Emekçi ve Dayanışma Bayramı için toplanan kalabalık Madenci Anıtına kadar yürüdü. Madenci Anıtında yapılan kutlamalara, Milletvekilleri, Belediye Başkanları, STK temsilcileri, GMİS Genel Başkan yardımcısı, madenciler, çeşitli sendikaların temsilcileri ile kalabalık bir vatandaş topluluğu katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından Demokrasi Platformu adına Birhan Şahin konuşma yaptı.
Şahin konuşmasında, "Bugün Dünyanın birçok yerinde kutlanan Dünya İşçi Sınıfının Emek ve Dayanışma Günü. 1 Mayıs Dünya İşçi Bayramı Kutlu olsun. Emeğin başkenti hiç bu kadar güzel olmamıştı. Son yılların en coşkulu 1 Mayısını yaşıyoruz. Sanayinin çarklarını çevirenler, Ülkenin ilk ağır sanayi-endüstri bölgesinin Ereğli'nin demir-çelik işçileri, Hak arama mücadelesinde üretimden gelen güçlerini kullanmaktan çekinmeyen Çaycuma kağıt-selüloz işçileri. 1 Mayıs İşçi Bayramınız kutlu olsun. Bugün dünyanın her yerinde işçiler, emekçiler, 1 Mayıs İşçi Bayramını, uluslararası birlik ve mücadele gününü kutluyorlar. Yeryüzünün bütün dillerinde özgürlük şarkıları söyleniyor. Tüm Dünya halkları tek yürek aynı günde Yaşasın 1 Mayıs, Yaşasın Dünya emekçilerinin birlik ve mücadele günü diye haykırıyor" dedi.
Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkan yardımcısı İsa Mutlu da günün anlam ve önemine ilişkin konuşma yaptı.
Mutlu, "1 Mayıs şehitlerimizi, ülkemizin bağımsızlığı için hayatını veren tüm şehitlerimizi, maden şehitlerimizi ve iş kazalarında kaybettiğimiz tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. 1 Mayıs, işçilerin ve emekçilerin birlik, mücadele ve dayanışma günüdür. Bugün, ülkemizin dört bir yanında omuz omuza vererek sesimizi yükseltiyoruz. Zonguldak'tan, Bursa'daki TÜRK-İŞ Mitingi'nde buluşan emekçi kardeşlerimiz başta olmak üzere, Türkiye'nin ve dünyanın dört bir yanında meydanlarda buluşan kardeşlerimizi selamlıyoruz" diyerek şunları söyledi: "Dünya işçi sınıfının Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramını coşkuyla kutlayan tüm dostlarımıza buradan, Emeğin Başkenti'nden dayanışma duygularımızı gönderiyoruz. İşgallere, savaşa, sömürüye, zulme karşı; Barış, demokrasi, insan hakları, kardeşlik ve dayanışma için alanlardayız. Bugün burada gün geçtikçe artan sorunlarımızı dile getirmek ve ortak mücadelemizi güçlendirmek için bir aradayız. 1 Mayıs emeğin, alın terinin, barışın, demokrasinin ve güvenli bir gelecek için dayanışmanın, yardımlaşmanın günüdür.
Halen ülkemizde kayıt dışı çalıştırılan işçi oranı yüzde 30 seviyelerinde devam etmektedir. Geçmiş yıllardan beri devam eden işsizlik yapısal sorun haline gelmiştir. Bugün yaşanılan hayat pahalılığının, ekonomik krizin sorumlusu; işçiler, memurlar, emekçiler, emekliler, çiftçiler, esnaf, yani halkımız değildir. Sorumlusu olmadığımız bir krizin faturasını ödemek istemiyoruz. Krizin sorumlusu, üretim ekonomisinden vazgeçip tüketime dayalı ithalat ekonomisini destekleyenler ve ülke kaynaklarını değerlendirmeyenlerdir. Türkiye, ithalatçı politikalardan vazgeçmeli, yerli ve milli kaynaklarını harekete geçirmelidir. Biz hep üretim ekonomisini savunduk ve yerli kaynaklarımızın değerlendirilmesini istedik. Bunun için 1 Mayıs'ta meydanlarda krizin faturasını ödemek istemediğimizi yüksek sesle haykırıyoruz. Sorunların çözümü; işçinin, emekçinin, emeklinin geçim sıkıntısını daha da artırmak değildir. Krizin çözümü, üretmek, üretim ekonomisini savunmak, yerli kaynaklarımızı değerlendirmektir.
Biz Genel Maden İşçileri Sendikası olarak; 1990 yılından bugüne uyarılarda bulunuyoruz. Türkiye Taşkömürü Kurumu küçülürken, bazı ocaklarımızı kapatma adımları atılırken, Kardemir, Erdemir üzerine hesaplar yapılırken ve özelleştirmeler zorla hayata geçirilirken hep üretim ekonomisini savunduk. TTK küçülürken, Zonguldak göç verirken ve kömür üretimi düşerken Türkiye ekonomik krizlere sürüklendi. Bizler işimize, ekmeğimize, işyerimize sahip çıkmanın, halkımızın ve Türkiye'nin geleceğine sahip çıkmak olduğunu çok iyi biliyoruz. Biz emekçiler olarak, kuşaklar boyu aktarılan üretim kültürüyle ülkemiz ve milletimiz için ürettik, üretiyoruz ve üretmeye devam edeceğiz. Biz, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin eksiksiz alındığı çalışma şartlarında daha çok üretmek, ülkemize ve milletimize daha çok katkı vermek istiyoruz. TTK en kısa zamanda norm kadroyla tam kapasite çalışır hale getirilmeli ve üretimi artırılmalıdır.
Ülkemizin yeraltı kaynaklarını tespit eden ve ekonomiye kazandıran Maden Tetkik Arama Kurumumuza sahip çıkılmalı, istihdamı artırılmalı ve desteklenmelidir. Şimdi sadece madenlerde değil, tarlalarda, bağda-bahçede, fabrikalarda üretimi artırmanın zamanıdır. Biz emeğiyle geçinenler, vergi adaletsizliği ile karşı karşıyayız. Sadece alın terimizin karşılığı ücretlerimizden ödediğimiz vergiler değil aynı zamanda dolaylı vergiler de geçim sıkıntımızı artırıyor. Biz Ocak ayında aldığımız maaşı Aralık ayında da almak istiyoruz. Gelir vergisinde adaletin sağlanmasını, çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi alınmasını istiyoruz" diye konuştu.
Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından karanfil dağıtıldı. Programın kalan bölümünde Grup Gezenler tarafından konser verildi.