Oyyyy, çok sert çok! Reha Muhtar, ikizlerinin annesi Deniz Uğur'a köşesinden adeta nefret ve hiddetini tükürmüş. Dün sabah, Uğur'un yerinde olmak istemezdim doğrusu. Gazeteyi bir açıyorsun herkes senin bir adamın hayatından nasıl kovulduğunu okuyor. Ama bu şarkının gelişi, baştaki detone seslerden belliydi. Hatırlıyorum da Deniz Uğur, Ayşe Arman'a verdiği röportajında Muhtar'a olan aşkını anlata anlata bitiremezken, arada öyle detaylar veriyordu ki ağzım açık kalmıştı. Aklımda kalan en fecisi şuydu: Deniz aşkından, hayranlığından ölüp bittiği Muhtar'la olan ilişkisini anlattığı bir kitap yazıyor. Boru değil, bildiğin koskoca bir kitap. Adı da Gazeteci... Ve bunu romantik bir yemek eşliğinde aşık olduğu adama 50'nci yaş hediyesi olarak veriyor. Peki Reha Muhtar ne yapıyor? Kitabı alıp "Çok teşekkür ederim" diyor, yan tarafa bırakıyor. Bu kadar. Bitti... Yani balığın baştan koktuğu, Muhtar'ın çocuklar uğruna katlandığını her hareketi ve sözüyle belirttiği bir ilişkiydi bu. Sonuna da şaşırmadım.