Pazar 06.05.2012
Son Güncelleme: Pazar 06.05.2012

Bu sezon seyirci rekoru kırdık

Beşiktaş Milangaz bir ilke imza attı ve EuroChallenge kupasını kazandı. Takımın bir diğer rekoru ise seyirci sayısında oldu. İlk kez 12 bin taraftar topladı. Takımın başarısını ve Türkiye'deki basketbol piyasasını, koç Ergin Ataman anlattı

Futbolda şike davalarından sıkıldık. Tamam, play off'lar oynanıyor ve futbol dünyası yeniden canlandı, ama artık basketbol da futbol kadar konuşulur hale geldi. Bunda, dünya ikincisi olmamızın katkısı da göz ardı edilemez. İlgiyi artıran bir başka unsursa şüphesiz flaş transferler... Beşiktaş'ın NBA transferleri sadece bizim ülkemizde değil, tüm dünyada konuşuldu. Şimdi ise Beşiktaş'ın EuroChallenge kupasını kazanması konuşuluyor. Bir dönem büyük sıkıntı çekmiş, sponsorsuz kalınca takımı dağıtmak zorunda kalmışlardı. Ama takımın antrenörü Ergin Ataman pes etmedi, takıma güvendi. Ve Beşiktaş basketbol takımı tarih yazdı. Kupayı alıp Türkiye'ye döndüklerinde, Beşiktaş seyircisi onları yalnız bırakmadı. Havalimanında karşıladı, Çarşı'da meşaleler yakarak sevincini yaşadı. Ama play off'lar vardı ve coşkuyu bırakıp, çalışmak gerekiyordu. Öyle ki takım bugün Akatlar'da, Fenerbahçe ile karşılaşacak. Ben de hafta içi, muhabir arkadaşım Fırat Karadeniz'le Akatlar'a gittim. Fırat oyuncularla konuşurken, ben de başarının mimarı Ergin Ataman'la sohbet ettim. Herkes mutlu, en çok da seyircinin ilgisi mutlu etmiş onları. Ataman, futbolda şike olaylarının, basketbola ilgiyi artırdığını düşünüyor.
- Öncelikle tebrikler. Beşiktaş'a basketbolda ilk Avrupa kupasını kazandıran ekibin başındaydınız...
- Bu benim ikinci şampiyonluğum. Daha önce Avrupa'da Siena'yı çalıştırırken de bu kupayı kazanmıştık. 1996'da Efes, Koraç Kupası'nı kazandı. O zaman da ben yardımcı antrenördüm. Aydın Örs takımın başındaydı. Beşiktaş'ınsa ilk Avrupa kupası. Bu bakımından da bizim için çok önemli ve anlamlı.
- EuroChallenge kupasını evinize götürdünüz. Ama bir de Türkiye ligi var. Bugün kendi sahanızda Fenerbahçe ile karşılaşacaksınız. Çok ciddi bir taraftar kitleniz var. Play off'lardan ne umuyorsunuz?
- Normal lig sıralamasını dördüncü olarak bitirdik biz. Ama puanlar çok yakın. Birinci Galatasaray'la aramızda iki puan fark var. Bizim önümüzdeki Efes'i iki kez yendik ama bir puan gerisindeyiz onların. İlk turda, beşinci olan Fenerbahçe'yle oynayacağız. Tabii çok sert bir müsabaka olacak. Hayalimiz, play off'larda da kupayı evimize götürmek. Bu bir rekor olur herhalde. Bir sezonda üç kupayı birden kazanmış oluruz. Artık buna konsantre olduk.
İYİ BASKETBOLCU 1 MİLYON DOLAR KAZANIYOR
- Bir dönem Türkiye'de basketbola yeterli ilgi olmadığından yakınıyordunuz. Şimdi durum nasıl? Futbolda şike davası ilgiyi basketbola kaydırdı mı?
- İlgi gerçekten çok arttı. Sporu seven insanlar televizyonlarda, gazetelerde sürekli şike olayının tartışılmasından, sürekli cezaevlerinin gösterilmesinden bıktı ve basketbolla ilgilenmeye başladı. Bu seneki kadar basketbol maçlarında tribünlerin dolduğu, halkın ilgilendiği bir sezon olmadı. Mesela Beşiktaş olarak bu sezon iki derbi maçını büyük salonda, Sinan Erdem'de oynadık. Fenerbahçe derbisine 12 bin seyirci geldi. Tarihi bir rekor! Beşiktaş seyirci sayısı geçmiş yıllarda 2 bin civarındaydı.
- NBA'in yıldız isimlerinden Deron Williams'ı transfer ettiniz. Onun etkisi hiç mi olmadı seyirci artışında?
- Deron Williams gittikten sonra da Galatasaray derbisi oynadık ve ona da 9 bin kişi geldi. Futbolda şike basketbola yaradı. Herkeste çok büyük bir ilgi oluştu. Diyorum ya, bu tarihi bir rekor.
- Basketbolla ilgilenen biri olarak geçmiş yıllarda hiç isyan etmediniz mi 'Neden hep futbol?' diye? Sonuçta kulüpler genelde bütçelerini hep futbola ayırıyor. Basketbol ve diğer branşlar geride kalıyor.
- Aslında sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada bu böyle. Futbol, bir tek Amerika'da basketbolun gerisinde kalıyor. O da NBA olduğu için. Ama Avrupa'yla kıyasladığımızda biz şanslıyız. En çok ilgi Türkiye'de var. Bunun da en büyük sebebi, son üç yılda üç büyüklerin baskette de şampiyonluk mücadelesi vermesi ve kıran kırana geçen maçlar. Dünya ikincisi olmamız ve NBA'de oynayan Türk sporcuların başarısı da bu ilgiyi tetikledi. Baktığınız zaman, Türkiye genelinde basketbol okulları açılıyor ve çocuklar bu sporu severek oynuyor.
- İyi bir futbol izleyicisi misiniz? İki sporu kıyaslamanızı istesem...
- Futbol çok geniş kitlelere yayıldı, çünkü futbol oynamak kolay. Bugün tarlada bile bir plastik topla oynayabilirsiniz. Ama pota her yerde olmuyor. Bir zemin lazım, salon lazım. Biraz da kültür meselesi. Avrupa kültüründe futbol daha baskındır. Ben bugüne kadar hiç kıskanmadım. Bu bir gerçek. Önemli olan, bizim basketbolu ne kadar yukarı çıkarabileceğimiz. Ve biz bunu başardık. Basketbol en az futbol kadar konuşulmaya başlandı.
- Bir buçuk yaşındaki oğlunuz Sarp da maçlara geliyor ve basketbol topunu elinden bırakmıyor. İleride profesyonel olarak bu sporla ilgilensin ister misiniz?
- Tabii, zaten evde çalışıyoruz. Şu anda kızlarım (14 yaşında ikiz kızları var) Eczacıbaşı'nın küçük takımında voleybol oynuyor. İyi voleybolcular. Onları daha beş yaşındayken jimnastiğe başlatmıştım. Daha sonra yüzmeye gittiler. Dokuz yaşında da voleybola başladılar. Sarp için de uygun bir program yapacağım mutlaka. Bir kere takım sporuyla uğraşması, profesyonel olmasa bile kişilik gelişimi açısından çok güzel bir şey. Ama ileride iyi bir basketbolcu olursa, o daha da güzel.
- Türkiye'de basketbolcular iyi para kazanabiliyor mu?
- Türkiye'de basketbolcular çok ciddi paralar kazanıyor. Bugün birinci seviye dediğimiz iyi basketbolcular, yılda ortalama 1 milyon dolar kazanıyor. Çok ciddi bir rakam. Orta seviyedeki oyuncular da senede 400-500 bin dolar kazanıyor. Basketbol ekonomisi inanılmaz derecede artmış durumda.
- Oysa basketbol için amatör branş denir.
- Evet maalesef, ama alakası yok. Türkiye'de bugün basketbol ekonomisi 200 milyon dolara ulaştı.
- NBA'den Iverson, Deron Williams gibi dünyaca ünlü transferler yaptınız. Iverson'la kanlar pek uyuşmadı sanki, ama bu isimlerin takıma katkısı mutlaka olmuştur.
- Iverson'ı, Beşiktaş Kulübü eski Basketbol Şube Sorumlusu Şeref Yalçın getirdi. Benden önce getirilmişti. Sahada çok bir şey veremedi. 35 yaşında, sakatlık problemleriyle geldi. Tabii Türk basketbolunun ve Beşiktaş'ın tanıtımına büyük katkısı oldu. Esas Iverson'dan sonra gerçekleştirdiğimiz Deron Williams transferi dünyada yankı uyandırdı. NBA'in en iyi dört-beş oyuncusundan biri.
- Peki neden gitti?
- NBA'deki lock out boyunca, üç ay burada oynadı. Çok da iyi oynadı, rekor kırdığı maçlar oldu. Lock out bitti, gitti. Anlaşmamız öyleydi. Williams, NBA'de 20 milyon dolar kazanan bir oyuncu. Onunla yıllık anlaşma yapman imkansız. Yaklaşık dört ay için 1 milyon dolar verdik. Hem reklam yaptık hem de takıma ivme kazandırdık.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.