Güneş'in yaşamsal olarak önem taşıyan işlevleri olsa da ultraviyole ışınlarına fazla maruz kalmak ciltte yaşlanma, leke ve çok daha önemlisi cilt kanserine yol açabiliyor. Bu nedenle güneşten korunma konusu büyük hassasiyet gerektiren bir durumdur. Güneşten korunmak için sürülen güneş kremleri, doğru kullanılmadığında etkisini adeta yitiriyor. Yüzünüze güneş kremini sürerken atladığınız bu nokta tüm korunmanızı adeta sıfırlıyor! Peki bu çoğu kişi tarafından es geçilen yer neresi? İşte cevabı…
Kimisi güneşten korunmak için kullanılan güneş kremlerinin zararlı olduğunu savunuyor kimi ise güneş kremi sürmeden dışarıya adım atmıyor! Ancak, güneş kremi kullanan kişiler kendini güneşten koruduğunu sanıyor olsa da, kremlerini sürerken atladıkları bu nokta ile aslında tüm çabaları boşa gidiyor.
ÇOĞU KİŞİ TARAFINDAN ES GEÇİLEN O NOKTA
Güneşten korunma söz konusu olduğunda dudaklar neredeyse her zaman en son akla gelen yerdir. Dudaklarınızdaki deri, yüzünüzün geri kalanından daha ince ve hassastır ve bu durum güneş hasarına karşı özellikle savunmasız olduğu anlamına gelir.
Dudaklarınızda SPF'i ihmal etmek sizi sadece bir yanık iziyle baş başa bırakmaz aynı zamanda yaşlanmayı hızlandırabilir ve kanser öncesi lekelerin oluşma riskini artırabilir. Yani, güneşten korunma söz konusu olduğunda dudaklarınız aslında çok daha fazla ilgiyi hak ediyor.
Uygun güneş koruması olmadan dudaklar kolayca güneş hasarına, renk eşitsizliğine ve daha kötü durumlarda cilt kanserine yenik düşebilir. İnce yapılı olduklarından ve melanin (doğal güneş savunması görevi gören bir pigment) içermediğinden, güneşe karşı daha az doğal korumaya sahiptir.
Her gün güneş koruyucu içeren bir dudak ürünü kullanmak ve yüzünüze güneş kremi sürerken dudaklarınızı atlamamak, UV ışınlarının dudaklara nüfus etmesini önler.
Dudaklarınız güneşe ne kadar maruz kalırsa, dudaklarda ve çevresinde ince çizgiler ve kırışıklıklara neden olabilen güneş hasarı ve koyu lekelerin görünme olasılığı o kadar artar. Korunmasız dudaklar aynı zamanda, cildin sürekli çatlamış ve kuru gözükmesine neden olur.
Dudaklarınızda da dikkat edilmediğinde cilt kanseri gelişebilir. Eğer dışarıdayken elinizle sürekli dudaklarınıza dokunmak istemiyorsanız yanınızda SPF içerikli bir lip balm taşıyabilirsiniz. Eğer gün içinde sık sık yemek veya içecek tüketiyorsanız yanınızda bulunan dudak kremini iki saatte bir veya her yiyecek/içecekten sonra yeniden uygulayabilirsiniz.
DUDAKLARINIZI GÜNEŞTEN KORUMANIN ÖYLE BİR ETKİSİ VAR Kİ
Omzunuzda oluşan bir güneş yanığının aksine, dudaklarınızda güneş yanığı olması; yemek, içmek ve hatta gülümsemek gibi günlük aktiviteleri zorlaştırır. Daha da kötüsü, uçuk çıkarmaya yatkın olanlar kişilerin uçuklarını tetikleyebilir.
Güneşte bir gün geçirdikten hemen sonra dudaklarınız gözle görülür bir zarara uğramasa da zamanla dudaklara gelen UV maruziyeti, cildi sıkı ve pürüzsüz tutmaktan sorumlu proteinler olan kolajen ve elastini parçalar. Bu hasar; ince çizgiler, pürüzlü doku ve düzensiz ton gibi yaşlanmanın gözle görülür belirtilerini hızlandırır.
Sağlıklı beslenmenin öneminin artık hepimiz farkındayız. Ancak tükettiğimiz gıdaların ne olduğu kadar nasıl tüketildiği de büyük bir önem taşıyor. Başına gelen bir olay nedeniyle neredeyse ölümden dönen bir adam, yanlış tükettiği sağlıklı bir gıdanın nasıl boğulmasına yol açabileceğini ve bilinçli olmanın önemini gözler önüne serdi.
Chia tohumunun faydalarını öğrenen ve denemek isteyen bir adam, yanlış tükettiği tohumlar nedeniyle az kalsın boğuluyordu.
Bir yiyecekle veya sıvı ile karıştırmaktansa bir yemek kaşığı chia tohumu tek doğrudan yutan talihsiz adam ardından ise bir bardak su içti.
Chia tohumu aslında, lif, omega-3 yağ asitleri ve antioksidanlar açısından oldukça zengin olan bir besin kaynağı olsa da bilinçsiz tüketimi bambaşka sorunları doğurabilir.
Tıkanıklık, suyu emen chia tohumları tarafından meydana getirildi. Chia tohumları bir sıvıya maruz kaldığında 'ağırlıklarının 12 katına kadar' suyu emebilir.
Bu, adamın hemen ardından içtiği suyun tohumlarla reaksiyona girerek bu kalın macunu oluşturduğu anlamına geliyordu.
Hastanın tedavisine yardımcı olan doktor Dr. Rebecca Rawl, dergisine yaptığı açıklamada , "Oyun hamuru kıvamına yakın bir kıvamdaydı, sıvı olarak çok sert ama bir o kadar da yumuşaktı." dedi.
Dr. Rawl ve ekibi, tohumları çıkarmak için küçük bir endoskop kullanarak tıkanıklığı açmak zorunda kaldı.
Peki aynı şeyin bizim başımıza gelmemesi ancak sağlık faydalarından yararlanmak için neler yapabiliriz? İşte yanıtı… CHİA TOHUMU EN İYİ NASIL TÜKETİLİR? Chia tohumlarının sıvıyla temas ettikten sonra hızla genişlediği göz önüne alındığında, onları tüketmenin en iyi yolu öncelikle bu reaksiyonun tamamlanmasını beklemektir.