MR'da T2 Sinyal Kaybı İzlenmektedir Ne Demek? MR Sonucunda Disklerde Dejeneratif T2 Sinyal Kaybı Ne Anlama Gelir?
MR, farklı rahatsızlıklardan şikayetçi olan hastalar ile ilgili bilgi almayı sağlar ve bu nedenle mr'da T2 sinyal kaybı ne demek diye soranlar bulunur. Görüntüleme esnasında yaşanan bir durumu işaret eden T2a sinyal kaybı nedir diyenler genellikle hastalardır. Radyologların çok iyi bildiği, ancak hastaların yabancısı olduğu bir sorun olan T2 sinyal kaybı belirtileri arasında neler bulunur? Peki MR sonucunda disklerde dejeneratif sinyal kaybı ne anlama gelir? T2 sinyal kaybı sonucu ne olur?
MR'da T2 Sinyal Kaybı Ne Demektir?
MR'daki T1a ve T2a, görüntülenen dokuların sinyal intensitelerini (SI) ifade eder. T2a sinyal kaybı ise manyetik duyarlılık etkisi ile alakalıdır ve statik manyetik alan homojenliğinden yüksek oranda etkilenir. Yüksek manyetik duyarlılığı olan bir malzemenin sebep olduğu alan bozulmaları, sinyal yoğunluğu kaybına zemin hazırlar ve tipik sinyal yoğunluğu boşlukları meydana gelir. Lomber Disk Dejenerasyonu hastalığının tanısı için de MR kullanılır. Disklerde meydana gelen dejenerasyon nedeniyle, sekonder T2 sinyal kaybı görülebilir. Disk sinyalinde meydana gelen değişiklikler, dehidrasyon veya hidrojen iyonlarının kaybıyla ilişkilidir. Hidrasyonun azalması, T2 görüntülerinde sinyal yoğunluğunun azalmasına neden olur ve bu durum görüntüdeki diskin kararmasına sebebiyet verir.
T2 Sinyal Kaybı Belirtileri Nelerdir?
MR'da T2 sinyal kaybı, büyük ölçüde Lomber Disk Dejenerasyonu ile ilgilidir. Disk dejenerasyonunun belirtileri arasında ise aşağıdakiler bulunur.
Bel ve bacak ağrısı
Kollarda ve bacaklarda kuvvet kaybı
Harekete bağlı olarak artış gösteren bel ağrısı
Arkaya doğru eğilme ile rahatlama, öne doğru eğilme ile birlikte ağrıda yoğunlaşma
MR Nedir ve Ne İşe Yarar?
Manyetik Rezonans Görüntüleme ya da bilinen diğer adıyla "MR", çağımızın en teknolojik tıbbi görüntüleme teknikleri arasında yer alır. Farklı düzlemlerde, organları ve diğer dokuları detaylı bir biçimde görüntülemeye imkan tanır. Bu cihaz sayesinde, vücudun çeşitli bölgelerinde meydana gelen lezyonların tam konumunu belirlemek mümkündür. Bir radyolog ve alanında uzman doktor gözetiminde yapılan bu muayene, büyük ölçüde doğru sonuca varmayı sağlar. MR, organların ve dokuların yapısını derinlemesine analizine izin verdiği için uygulama alanı oldukça geniştir. Bu yöntem, özellikle beyin, omurga, kemik, eklem, sindirim, jinekolojik, vasküler ve kardiyak patolojilerin tetkik edilmesinde kullanılır.
Cihazın çok kuvvetli bir mıknatısı vardır ve "manyetik" terimi buradan gelir. Teknik, vücudun dokularını oluşturan hidrojen çekirdeklerinin titreşiminden oluşur. Bu çekirdekler, çok sayıda küçük mıknatıs görevi gören protonlar içerir. Titreşerek, bir anten tarafından toplanan ve ardından görüntülere dönüştürülen sinyaller yayar. Hasta, muayene odasında bir yatağa uzanarak cihazın içine girer ve inceleme yapılması için tünele yerleştirilir. Muayene genellikle 15 ila 20 dakika sürer.