Mehmet Sait Kılıç

Mehmet Sait Kılıç

15 Ağustos 2018, Çarşamba

İçler acısı

Danimarka'da yaklaşık iki hafta önce yürürlüğe giren örtünme yasasıyla burka ve peçe takmak yasaklandı...

Eh, İngiltere'den de bu konuyla ilgili bir çıkıntılık beklenecekti tabii...

Oxford Üniversitesi mezunu bir İngiliz politikacı beklenen bu çıkıntılığı yaptı. Benzer bir yasağın kendi ülkesinde de olması gerektiğini ırkçı ve nefret söylemleriyle savundu. Batı'da büyük bir gürültünün kopmasına neden oldu.

Evet, Boris Johnson diye bir adam var İngiltere'de. Arkasında (eski) Londra Belediye Başkanı, önünde (eski) Dışişleri Bakanı yazar. Bu adam Muhafazakar Parti mensubu olmasına rağmen her geçen gün sağa kayıyor. Trump hayranı, göçmen ve AB karşıtı. İşin üzücü yanı, bu adamın gelecekte partisinin başına geçme ihtimali var.

Bu politikacı The Daily Telegraph gazetesinde kaleme aldığı bir makalede peçe takan kadınları "banka soyguncularına", "posta kutularına" ve "isyankâr ergenlere" benzetmiş. Onların komik olduklarını ileri sürmüş. Irkçı ahlakının tipik bir örneği olarak her türlü benzetmeyi, her türlü nefret söylemini, her türlü karalamayı mubah saymış. İstenmeyen olaylara neden olmuş. Söz konusu ırkçı benzetmelerden dolayı ırkçı İngilizler galeyana gelmişler ve sokaklarda örtülü Müslüman kadınlara saldırmışlar...

Öyle ki İngiltere'de yaşayan örtülü Müslüman kadınlar şu sıralar ırkçı saldırılara maruz kalma korkusuyla sokağa çıkmaya çekiniyorlar. (Orada yaşayanların beyanıdır.)

İngiltere'nin kuzeyinin Müslüman karşıtı ırkçılarla dolu olduğu bilinen bir gerçektir. Londra demedik!

Öte yandan, bu politikacı nefret söylemlerinden dolayı seçim bölgesinde protesto edilmiş. Partisi tarafından hakkında inceleme başlatılmış...

***

Her işte bir hayır vardır. Bu son olayla birlikte Batı fikriyatının bize göre olmadığı iyice ortaya çıktı.

Ya ne olacağını sanıyordunuz? Tarih boyunca bizim zıddımız olagelmiş Batı ne nane yiyecekti? Eski hastalıklarına dönen bir uygarlık bize ne hayır getirir?

Bu heriflerin hümanizm ve eşitlik gibi boş lafları kendimizi kandırmamızı sağlıyordu. Ama artık cereyan eden acı hadiseler uyanmamıza neden oluyor...

Bakalım Batı'da yaşayan Müslümanlar aşağılanmayı bir kere daha sineye mi çekecekler, yoksa gerekli tepkileri gösterecekler mi?

Netice itibariyle, mektep medrese görmüş ve mürekkep yalamış kesimimiz hiç boşuna bunların düşünce yapısından medet ummasın, çünkü bunların kafa yapıları içler acısı durumdadır, değil bize, kendilerine bile hayrı yoktur.

SON DAKİKA