ESRA EZMECİ

Vazgeçebilmek mutluluğa atılan ilk adımdır

Bazen evlilikler, ilişkiler çıkmaz sokağa girer. Taraflar birbirine zarar vermeye başlar ve yıkıcı etkiler oluşabilir. İşte bu yüzden insanın kendi değerinin farkına varması, kangren olan birlikteliklere son vermesi gerekir. Önce psikolojik şiddetin farkına varmalı ve yalnızlığın bazen kıymetli olabildiğini görmeliyiz

Uzun bir süre sevildiğinizi düşündüğünüz duygusal bir ilişkiye veda etmek elbette zordur. Artık ilişki sizin için ağır bir bavulla yürümek gibidir. Özellikle ilişki artık toksik hale geldiğinde partnerinize veda etmek çok zor gelir. Ancak ayrılık kararı verebilirseniz özşefkatle de tanışmış olursunuz. Sizi yaraladığından emin olsanız da elbette bir ilişkiden gitmek, bir kişiyi terk etmek korkutucu görünebilir fakat bu yolun sonu her daim güneşlidir. Zehirli bir ilişki, zehirli bir insan hayatınızı olumsuzluklarıyla bulandırır, kendi özünüzü görmenizi zorlaştırır ve bu döngüde artık rahat bir nefes almak bile sizin için zorlaşmaya başlar.


ZARAR VEREN BİR SÜREÇ YAŞADIĞINIZI NASIL ANLARSINIZ?
Toksik bir ilişki, ilk bakışta tutku ve yoğunluk gibi olumlu duygularla başlayabilir. Ancak zamanla, ilişkinin temellerinde yer alan sayısız olumsuzluk kendini belli etmeye başlar. İşte dikkat edilmesi gereken bazı işaretler...

1-YALNIZLAŞMA BAŞLAR
Partnerinizin sizi zehirlemesinin ilk adımı, aslında sizi yalnızlaştırmaktır. Bu yalnızlaştırmanın gizli bir amacı vardır. O da sizin yalnızlığınızdan faydalanarak sizi kendine bağımlı hale getirebilmektir. Siz de git gide sorun çıkmasın bilinciyle sessizleşmeye, kendinizi yalnızlaştırmaya başlar, kendiniz için bir şey yapmayı bırakırsınız.

2- SAĞLIKSIZ İLETİŞİM OLUŞUR
İlişkilerde sorunlar yaşanması oldukça normal. Bu sorunların sağlıklı bir ilişkide karşılıklı anlayış, iletişim ve saygı ile çözümlenmesi beklenir. Fakat toksik bir ilişkide problemler karşılıklı olarak oturup çözülemez. Toksik ilişki tartışmalarında yargılayıcı, kırıcı ifadeler, alaylar, utandırmalara yer vardır. Burada saygı yoktur. Sürekli olarak söz kesilir ve suçlayıcı tavırla karşı taraf manipüle edilir.

3- KONTROL ETMEK İSTER
Toksik bir ilişki içeriğinde mutlaka kontrolcülük barındırır. Baskın olan kişi diğer kişinin eylemlerini kontrol etmeye ve baskılamaya çalışır. Diğer kişi dışarı sosyalleşmek için çıktığında nerede, ne yaptığını bilip bunu kontrol etmeye, yapıp yapamayacağı şeyleri belirlemeye ihtiyaç duyulur. Bunun dışında finansal kayıtlar ve sosyal medya hesapları sürekli olarak kontrol edilmeye çalışılır. Hatta bu durum öyle bir hal alır ki, kişi kontrolü tehdit aracılığıyla sağlayabilir.

4- MANİPÜLASYONLA ZARAR VERİLİR
Gerçeklerin çarpıtılarak sizi kendinizden şüphe duymaya sevk etmesi, hislerinizi ve düşüncelerinizi küçümsemesi sizin de kendinizden uzaklaşmanıza neden olur. Bu davranış biçimi, bireyin kendine olan inancını yok eder.

5- GÜVENSİZLİK VE AŞIRI KISKANÇLIK
İlişkiyi sürekli şüphe ve korku ortamında yaşatacak, her adımınızı sorgulayan davranışlar sizin git gide bir kontrol ağına yakalanmanıza neden olur. Güvensizlik, ilişkinin sağlıklı bir zeminde ilerlemesini engeller.

6- FİZİKSEL VEYA SÖZLÜ ŞİDDET
Ne yazık ki bazı toksik ilişkiler, şiddetin her türlüsünü barındırır. Hem fiziksel hem de sözlü şiddet, ilişkide kesinlikle kabul edilemez.

7- DUYGUSAL İSTİSMAR YARALAR
Partnerinizin sürekli olarak sizi suçlu hissettirmesi, hatalarınızın abartılması, beklentilerinizin sürekli üzerine gitmesi. Bu durum, kişisel sınırlarınızın ihlali demektir. Bu tür davranışların varlığı, ilişkiye zarar veriyor ve bireyin kendisini değersiz, yetersiz hissetmesine yol açıyorsa, bu ilişkiyi yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmiş demektir.


İLİŞKİLERDE AYRILIK KARARI NASIL ALINIR?
Toksik ilişkilerde, çoğu zaman çıkış yolu bulmak zor görünür. Ancak kendinizi korumak adına, net bir sonuca varmanız hayati önem taşır. İşte ilişkiyi sonlandırma kararı alırken göz önünde bulundurmanız gereken bazı noktalar şunlardır.
Kendi ihtiyaçlarınızı ve sınırlarınızı belirleyin: Her şeyden önce değerinizin ve ihtiyaçlarınızın farkında olmanız gerekir. Kendinize "Bu ilişki beni nasıl etkiliyor? Ruh sağlığım, özgüvenim ve mutluluğum için neler talep ediyorum?" gibi sorular sorarak, kişisel sınırlarınızı belirleyin.
Gerçekçi değerlendirme yapın: İlişkinin geçmişine, ortaya çıkan problemlerin sıklığına ve yoğunluğuna bakarak, bu sorunların düzelme ihtimalinin olup olmadığını değerlendirin. Eğer partnerinizde kalıcı değişiklikler gözlemlemiyorsanız, bu durum sonlandırma kararı için güçlü bir işaret olabilir.
Destek alın: Bu tür kararlar, duygusal olarak zorlayıcıdır. Aile üyeleri, yakın arkadaşlar veya bir psikologla konuşmak, durumu objektif olarak değerlendirmek ve doğru adımı atmak konusunda size yardımcı olabilir.
Planlı ve güvenli bir çıkış stratejisi oluşturun: Özellikle evlilik gibi daha karmaşık ilişkilerde, maddi ve hukuki boyutları göz önünde bulundurarak ayrılık sürecini planlamak gerekir. Maddi bağımsızlığınızı sağlamak, süreci daha güvenli hale getirebilir.
Kendinize zaman tanıyın: Her ayrılık, iyileşme süreciyle birlikte gelir. Kendinize duygusal olarak toparlanmak için zaman tanıyın ve bu süreçte profesyonel destek almaktan çekinmeyin.


YENİDEN DOĞUŞ ZAMANI
İlişkiyi sonlandırdığınızda, başlangıçta büyük bir boşluk ve yalnızlık hissedebilirsiniz. Ancak unutulmamalıdır ki, bu ayrılık süreci aslında yeniden doğuşunuzun da habercisidir. Kendinize yönelmek, geçmişin izlerini silmek için şu adımları izleyebilirsiniz:
Kişisel bakım ve sağlık önemli: Fiziksel ve ruhsal sağlığınızı korumak için düzenli egzersiz yapın, sağlıklı beslenin ve uyku düzeninize dikkat edin. Meditasyon veya spor gibi aktiviteler, stres yönetiminde etkili araçlardır.
Yeni hobiler edinin: Geçmişte ihmal ettiğiniz ilgi alanlarına yönelerek, kendinizi keşfedin. Sanat, müzik, edebiyat ya da doğa yürüyüşleri gibi aktiviteler, kendinize olan güveninizi tazeleyecektir.
Sosyal çevreyi genişletin: Yeni insanlarla tanışmak, sosyal çevrenizi genişletmek ve destek bulmak, iyileşme sürecinde önemli rol oynar. Arkadaşlık ilişkileri, size yeniden umut verebilir.
Gelecek planları yapın: Yeni hedefler belirleyin ve geleceğe yönelik planlar yapın. Hayallerinizin peşinden gitmek, geçmişin gölgesinden kurtulmanın en etkili yollarından biridir.


SONUÇ
Kendinizi önceliklendirin. Yeniden doğuş, her bitişin bir başlangıç olduğunun en güzel kanıtıdır. Toksik ilişki zincirlerini kırarak, yaşamınıza yeni bir sayfa açın ve kendinizi yeniden keşfedin. Bu süreçte destek almayı ihmal etmeyin; çünkü her sağlıklı adım, sizi daha parlak bir geleceğe yaklaştıracaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.