Düştünüz mü şimdi elimize?

Düşmez kalkmaz bir Allah... Bize 60 yıldır Avrupa Birliği yolunda barikat üstüne barikat kuran, FETÖ'sünden PKK'sına, ASALA'sından DHKP-C'sine kadar türlü teröriste kucak açıp kol kanat geren, bize askeri ve ekonomik ambargolar uygularken, Güneydoğu sınırımızdaki bölücülere silah yağdıran, eğitim veren şu Avrupa'nın zavallı ve muhtaç halini görüyor musunuz? ABD, Rus tehdidi karşısında onları dımdızlak ortada bırakınca şöyle bir etraflarına bakındılar, "Acaba bizi kim kurtarabilir?" diye. İstikrarlı devlet yapısı, güçlü ordusu, parmak ısırtan savunma sanayi, onca badireyi atlatıp düze çıkan ekonomisi ve dinamik nüfus yapısıyla Türkiye'den başkasını göremediler.

Şimdilerde her alanda bize yanlamaya çalışıyorlar. Görün bakın daha neler olacak. Yıllardır istediğimiz uçakları, füzeleri, savunma sistemlerini vermek için sıraya girecekler. Lafın gelişi söylemiyorum, bizi yıllardır AB'ye almayan Avrupa, tıpkı Ukrayna Lideri Zelenski gibi koruyucu şemsiyemiz altına girmek için dört takla atacak.
Gerçekten de önlerinde "hasta adam Avrupa"ya ilaç olacak Türkiye'den başkası yok. 2000 yılında Avrupa medyası "Türkiye Avrupa'nın Afganistan'ı" diye manşetler atıyordu. 2025 yılına geldiğimizde şükür ki Bloomberg'in şu yorumunu görmek bu gözlere nasip oldu: "Türkiye, Osmanlı'dan beri en güçlü döneminde. Avrupa, Türkiye'ye; savunma, jeostrateji, nüfus ve siyasi güçte muhtaç..."
Bugünleri gösteren Rabb'ıma binlerce şükürler olsun...

Helal sana Yıldız Tilbe!
Delidir, doludur ama tam bir yürek kadınıdır. Zaten öyle olmasa yıllardır gönülleri mesken tutan onca duygusal şarkı bir nefeste o minicik bedenden nasıl çıkar?

Yıldız Tilbe, pek çok sanatçının aklından bile geçirmediğini, geçirse bile cesaret edemediğini yaptı. Gazze'de yıkıntılar arasında kıt kanaat iftar yapan, bazen sadece bir şişe su ve bir iki zeytin tanesiyle orucunu açıp başka da bir şey yiyemeden Allah'a hamdeden Gazze halkına iftar yemeği verdi.
İnşallah kendisi gibi çelikten yürek, kadifeden vicdan sahibi olan sanatçı arkadaşlarına örnek olur, cesaret verir.
Beklendiği gibi, Yıldız'ın gönlünden kopan bu iyilik bile yerden yere vuruldu. Gazze'yi kendi reklamına alet ettiğinden dem vuranlar oldu. Yıldız bu, durur mu? Sosyal medyasından tek cümle ile haklarından geldi:
"Filistin'de iftar yemeği verdim diye arkamdan abuk subuk konuşanlara bir tek cevabım var. Hooooooşşşşttt..."
Gönlüne sağlık mahallenin en akıllı delisi...

Ev ödevini Siri'ye yaptırmak
Geçenlerde ev ödevini Siri'ye sorarak yapan ilkokul öğrencisinin videosu sosyal medyada viral oldu.
Hemen, Siri'nin ne olduğunu bilmeyenler için bir küçük açıklama: Siri, bir akıllı telefon modelinin yapay zeka uygulaması. Ne sorarsan anında sesli olarak cevabını veriyor. Bir nevi Gugıl Amca'nın konuşanı...
Bizim pratik zekalı küçüğümüz de almış eline akıllı telefonu, "Hey Siri, 15 artı 5 artı 3 kaç eder?" diyor. Siri kendinden emin cevap veriyor: "23 eder." Çocuk mutlu, veli mutlu, matematik öğrettiğini sanan öğretmen mutlu.
Ödevlerin yanı sıra bitirme tezini bile yapay zekaya yaptıran bir nesil türedi. İnsanlar mı robotu yarattı, yoksa robotlar mı yeni bir insan türü yarattı bilemedim...

Gaf'let kürsüsü
Sabancıların gelini Nazlı Sabancı iftar sonrası kendisine ikram edilen topuklu ayakkabıların içine çikolata doldurulmuş şekilde yapılan tatlı sunumunu paylaşınca büyük tepki topladı.

Zap'tiye
276 kiloluk top mermisini kaldırıp da vefasızlığı kaldıramayarak ölenlerin mekanıdır Çanakkale... Ruhları şâd olsun...

Ne demiş?
Muhabir, 6 yaşındaki çocuğa sordu: "Oruç tutuyor musun?" Çocuk: "Hayır." Muhabir: "Daha çok küçüksün, onun için herhalde." Çocuk: "Hayır, ben Fenerbahçe'yi tutuyorum..."