Banu Maga ile İtalya'da tanıştım. Ortak noktalarda keyifli sohbetlerimiz oldu. Sonra İstanbul'da buluşmak için sözleşirken, "Hep beraber bizim lokantada bir öğle yemeğinde buluşalım" dedi. Lokantanın da Sirkeci-Eminönü hattında olduğunu öğrenince, "Süper... Erken gelir, üniversite yıllarımda arşınladığım caddelerde biraz nostalji yaparım" dedim. "Nereye geleceğim" diye sordum. "Eski Sümerbank binasına" dedi... Banu ve eşi Haluk Maga ile İlker-Dilek Ünal çifti, Eminönü'ndeki tarihi Sümerbank binasında Sümerhan Lokantası ile ala Cafe'yi hayata geçirmişler. Şahane lezzetleri iki farklı konseptte buluşturmuşlar. Ve tabii kadın eli de değince ruhu olan bir mekan çıkmış ortaya. Bütün bankacılar, alışveriş için Eminönü ve Mısır Çarşısı'nda dolaşanlar, öğrenciler tıka basa doldurmuş Sümerhan'ı. Yemekten sonra Banu ile çevre turuna çıktık. Sağ olsun, başımı kaldırıp yukarılara bakmamı ve güzellikleri görmemi sağladı. Ne binalar var, neler neler... Örneğin; Sümerbank binası 1800'lü yıllarda Bağdat, Beyrut ve İstanbul'un ilk büyük alışveriş merkezi olarak yapılmış. Cumhuriyet'in kurulmasından sonra da Sümerbank binası olmuş. Sümerhan'ın hemen yanında ise Kültür Bakanlığı'na ait el sanatları ürünleri ile kitap satışlarının yapıldığı bir mağazası var. Ürünler süper, fiyatlar uygun. Eminönü, Sirkeci hattındaki mini turda tarihi binaların yavaş yavaş el değiştirmeye başladığını; çoğunun otel yapılacağını öğrendim.