Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Gündeme sanatla ara vermeye ne dersiniz?

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi'nde yeni açılan sergi, bir sergiden çok daha fazlası.
O nedenle pazar günü İstanbul'da olup da vakti olanlara çoluk çocuk hep birlikte bu sergiyi dolaşmalarını taviye ederim.
Niye bir sergiden çok daha fazlası diyorum çünkü sadece Rus avangardı akımının Türkiye'deki sadece en kapsamlı sergisi değil bu; aynı zamanda enfes bir tarih yolculuğu da...
Çarlık Rusyası, Bolşevik ihtilali, Sovyetler Birliği, 1'inci Dünya Savaşı derken en sancılı yıllar, belgeselleri ve 500'ten fazla eserle ve nefis bir anlatımla ve "Rus Avangardı. Sanat ve Tasarımla Geleceği Düşlemek" ismini taşıyan sergiyle karşımızda.
Ben kendimi çok şanslı hissediyorum.
Çünkü Türkiye'nin duayen müze yöneticisi Sabancı Müzesi Genel Müdürü kıymetli Nazan Ölçer ve Resim Koleksiyonu ve Sergiler Yöneticisi Huma Aslaner ile bu sergiyi dolaşma fırsatı yakaladım.
Sabancı Holding'in katkılarıyla kapısını açan sergi, zamanın ötesinde işler ortaya koyan sanatçılarıyla bir dönemi okumak için nefis bir fırsat sunuyor.
1900'lerden 1930'lara kadar takip eden bir dönemden, Siyah Kare'yi yapan ünlü ressam Kazimir Malevich, kendini gökyüzünü keşfetmeye adayan Vladimir Tatlin, Vasili Kandinski, Olga Rosanova, Liubov Popova gibi o döneme damga vuran Rus sanatçıların önemli eserler sunuluyor.
Nazan Ölçer, devrim öncesi modernleşme başlasa da özellikle 1910 ile 1930 arası dönemi, "Herşeyin yeşerdiği zamanlar...
Müthiş masumhane hayaller varmış.
Dönemin en ilginç tarafı, farklı disiplinlerde çalışan sanatçılar ilk defa yenilik aşkıyla, Çar'ın baskısı da bitti diye, bir özgürlük döneminde birlikte çok güzel işler çıkarmışlar" diye açıklıyor. Ne güzel ki sergide pek çok kadın sanatçı var bu arada.
Kuşkusuz Stalin dönemi başlayınca 1930'dan sonra herşey yasaklanıyor.
Sanatçılar ortadan kayboluyor, isimlerini anmak bile ceza alma sebebi sayılıyor ve eserleri de depolara kaldırılıyor ama tabii sanatın kıymetini bilen bilenler de gizli gizli o dönemin eserlerini biriktiriyor. İşte bunlardan biri de Yunanlı bir ailenin oğlu olan George Costakis. 3 odalı evinde gizlice biriktirdiği eserlerin bir kısmına Rusya el koyuyor ama bir kısmını yurtdışına çıkarmayı başarıyor. İşte sergide Selanik Devlet Çağdaş Sanat Müzesi'nin ev sahipliği yaptığı Geoge Costakis Koleksiyonu'na ait 375 eser var ama mutlaka sergiyi gezerseniz Costakis'in hayat hikayesine de kulak kabartın.
İnanılmaz.
Nazan Ölçer, "Biz çağdaş sanatın lafını ediyoruz, seviyoruz. Bienaller, fuarlar yapıyoru ama çağdaş sanatın 20'inci yüzyılın sonu 21'ini yüzyılın başı sanatının kaynaklarına da inmek lazım. Rus Avangardı bu yüzden önemli. Çünkü çok çalkantılı bir dönemin sanatı. Bu sergide Rusya'nın tarihini de anlatıyoruz. Sanat ortamını anlatıyoruz" diyor.
Huma Aslaner, sergide güçlü canlandırmalar yaptıklarına da işaret ediyor ki çocukların kozmik olayların tüm bir salonu kapladığı sergide keyifli vakit geçireceğine eminim. Sergide Moskova'daki Tüm-Rusya Dekoratif Sanatlar Müzesi ve Multimedya Dekoratif Sanatlar Müzesive Multimedya Sanat Müzesiile Avrupa'nın önde gelen özel koleksiyonlarından esçilen eserler var.
Lütfen imkanı olanalar kaçırmasın.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA