Gezinin son günü Lahor'da yıllardır hizmet veren PakTürk Okulları'na gidiyoruz. Gülen Hareketi tarafından 1995'te kurulan bu okulların Pakistan'daki sayısı on dokuz... 200'ü aşkın Türk öğretmen görev yapıyor. Türkiye'yle ilişkilerin gelişmesine ciddi katkı veren bu okulların mezunlarından biri şimdi bir eyaletin valisi.
Okullardaki eğitime gelince... Sadece dil öğrenimi bile sistemin "yasak" değil "eşitlik" üzerine kurulu olduğunu gösteriyor.
Türk Okulları Genel Müdür Yardımcısı Turgut Puyan'a farklı dilleri öğretmenin kolay mı zor mu olduğunu soruyorum.
Hiç tereddüt etmeden cevap veriyor:
"Çok kolay ve yararlı... Eğitim 3 yaşından lise bitene kadar sürüyor. Okullarda resmi dil İngilizce, ulusal dil Urduca ve yerel dil diyelim Pencapça mutlaka öğretiliyor. Biz 6'ncı sınıftan sonra Türkçeyi de mecburi yaptık ve öğretiyoruz. Çok da iyi öğreniyorlar."
Bir an Türkiye'deki eğitim sistemini düşünüyorum. İlkokuldan üniversiteye uzanan 15 yıllık eğitim sonrası İngilizce öğrenmeden mezun veren bir sistem kurmayı nasıl başardık acaba?
"Ana dilde eğitim hakkı verilirse ülke bölünür" paranoyalarıyla uğraşılacağına bu soru yanıtlanmalı.