Başbakan çalışılmayan her günün çok büyük ekonomik zararı olduğunu söylemişti. Bu yıl iki bayram üst üste gelince konu daha da somutlaştı. Gerekli mi bu kadar çok, bu kadar pahalı kutlama?
Hayvan boğazlanmasını yadırgadıkları için Kurban Bayramı'nı sevmeyenlerimiz vardır. Görüntülerin şık olmadığı doğrudur ama bunu vurgulamak yalnız vejetaryenlerin hakkıdır. Her gün sayısız hayvan kesilip etleri pazarlanıyor. Bonfile yerken bayram yermek merhamet özentisidir.
Ama konunun temelinde başka bir sorun geldi gündeme. Rekortmen mail üreticisi Yılmaz Dağdeviren'den söz etmiştim. Onun sürekli yorum bombardımanı altındayım. Görüşlerinin bir bölümüne yürekten katılıyor, bir bölümüne hiç katılamıyorum. Geçen gün ortaya attığı iddia ise iyice şaşırttı beni.
Kuran'dan kanıtlar sıralayarak "Kurban kesmek sadece hac ibadeti yerine getirildiği sırada farz kılınmıştır" diyor. Hiçbir ayette bayram diye bir kavramın yer almadığını, uygulanmasının sonradan doğmuş gelenek olduğunu ileri sürüyor. Ve dinî bayramların kaldırılarak Kuran'a göre reform yapılmasını öneriyor.
Bilgimin kıt olduğu konularda ahkâm kesemem. Sadece aydınlanmak istiyor ve soruyorum: Din uzmanlarımız ne der bunlara?

***
İnsanların toplum sorunlarında gerektikçe seslerini yükseltmeleri, dayanışma içinde "tavır koymaları" doğrudur. Bizde de "aydınlar" her fırsatta toplu gösterilerle öyle yapıyorlar. Ama bendeniz savunacağım görüşleri yazı ya da internet yoluyla açıklıyor, fiziksel katılımdan hoşlanmıyorum.
Neden derseniz, öyle toplu tepkiler çoğu kez "gösteri" oluyor, havalarında belli belirsiz bir sahtelik kokusu bulunuyor da ondan. Savunulan ilkenin doğruluk ya da yanlışlığı ayrı konu. Savunur görünenlerden kimilerinin derdi kendi egoları. "Ben de özgürlükçüyüm, Köroğlu'yum, başkaldırı takımındayım" iddiası. Hiçbir riske girmeden yiğitlik ispatı.
Öylelerinin gerçek kişiliklerinin açığa vuruluşuna çok tanık olmuşumdur. Birbirlerini öldüresiye kıskanır, aşağılar, arkadan hançerlemek için fırsat ararlar. Ama birbirlerinin yüzüne güler, birbirlerinin gözünde puan kazanmak için de can atarlar.
Tuhaf bir illet. Ülke normalleştikçe geçecek.
***
Üniversite yıllarımdan beri Newsweek abonesiyimdir. Çaktırmamaya çalışarak hep Amerikan çıkarlarını kollayan, ama bol ve ilginç haber satan bir dergiydi. Değişen ortamın para hesaplarına kurban giderek somuttan sanala kaymasına üzüldüm. Ekrana bakmak kâğıda dokunmanın yerini tutmuyor. Kadının resmini seyretmekle ona el sürmek arasındaki fark gibi...
Kadın deyince, Emmanuelle de gitti. Ölmeden bitmişti. Çünkü vaktiyle onun cildinin görüntüsünün pazarlanmasıyla para kırılıyordu. Frikik yakalayan bayram ederdi. Şimdi o meta dergi yutan internette ve her yerde bedava.
Ortam iyiye mi gidiyor, kötüye mi? Ne aradığınıza bakar.